kesinlikle yönetmenlik yapabilmek için yaptıklarından dolayı takdir edilmesi gereken ama bir o kadar da kötü (literatürde sinema tarihinin en kötü yönetmeni) yönetmen.
Abdli bir film yönetmeni olan edward wood’un hayatının anlatıldığı biyografik tim burton filmi.
Hikaye tam yönetmenini bulmuş tim burton haricinde başka bir yönetmenin elinde tarzı dolayısıyla bu kadar iyi olmazdı.
Prodüksiyon bayağı iyi ee zaten başrolde de johnny depp var.
film'in en absürd, bir o kadar da can alici sahnesi, bela lugosi'nin koltukta tuttugu monolog'dan sonra "Pull the string! Pull the string!" diye bagirdigi sahnedir.
bayan iç çamaşırları giymekten zevk alan, zamanının en başarısız yönetmenlerinden biri olarak tanınan yönetmenin, tim burton tarafından yorumlanan hayatını izleriz filmde.
bela lugosi ile yönetmenin tanışması, bela lugosi'nin ölümünden sonra tamamlanan onun başrol aldığı film gibi yönetmenin hayatından güzel kesitler verilmiştir. johnny deep'e hayran olunacak filmlerden biridir. hem güldürür, hem hüzünlendirir, çok başarılıdır.
tüm zamanların en kötü yönetmeni ödülünü kazanmış olan Edward D Wood Jr'ın hayatının bir kısmını anlatan güzel bir film. tim burton, meslektaşının çektiği zorlukları, film çekme arzusunu ve aynı zamanda kadın elbisesi giyme isteğinin ilişkilerinde yarattığı sorunu mizahi bir dille anlatıyor.
başrolde johnny depp yine ne kadar iyi bir karakter oyuncusu olduğunu gösteriyor. aynı zamanda bela lugosi karakterini canlandıran martin landau en iyi yardımcı erkek oyuncu dalında oscar'ı kazanmıştır. ha, bir de film en iyi makyaj dalında oscar kazanmıştır..
--spoiler--
filmde ed wood'un orson welles ile olan karşılaşması ve orada gelişen diyalog oldukça etkileyicidir. orson, citizen kane filminin, tek karesine bile yapımcıların dokunamadıklarını ve böylelikle güzel bir iş çıkardığından bahseder. orson welles'in şu sözü ed wood'a yol gösterir:
"neden hayatını başkalarının rüyalarını çekmek için harcayasın ki?"
--spoiler--
tim burton-johnny depp işbirliğinin en güzel filmlerinden. gerçi bu ikilinin bütün filmleri ayrı bir güzel.
--spoiler--
filmin etklieyen sahnelerinden biriside, bela lugosi öldükten sonra ed wood'un film gösterilen bir yerde bela lugosi'nin çektiği son sahneyi tekrar tekrar izlemesiydi. o sahnede çalan klasik müzik, tchaikovsky'nin scene from swan lake isimli eseridir.
--spoiler--
sonradan filmleri kült haline gelen bir yönetmenin * hayatının bir bölümünü konu alan, tim burton filmi.
94 yapımı olmasına rağmen siyah beyazdır.
filmde bela lugosi karakterini oynayan martin landeu, pek bir duygulandırır insanı.
1994 yapım siyah beyaz çekimlere sahip tim burton filmi.
johhny depp'in müthiş oyunculuğuna karşın, bela rolündeki martin landau'ya da şapka çıkarmak gerek.
aslında kötü film izlemek isteyenler için güzel bir film. yani kötü filmler çekmiş bir yönetmenin, tüm zamanların en kötü filmlerini çekme çabalarının güzel anlatımını izlemek isteyenler için güzel bir film. *
filmin alt metnine indiğiniz zaman gerçekten de sizi güzel birer oyunculuk, hikaye ve çekimler bekliyor olacak.
ed wood gerçekten de ilginç bir kişilikmiş ve yönetmenmiş. takdire şayan bir yaşam içinde bulunmuş. ilginç.