echoes

entry106 galeri0 video2
    26.
  1. pink floyd'un hatta belki de rock tarihinin en güzel şarkısı.
    1 ...
  2. 27.
  3. pink floyd un neden aşmış bir grup olduğunu kanıtlayan mükemmel şarkı.
    1 ...
  4. 28.
  5. öyle bir şarkıdırki, geçmişten bu yana ne kadar eurovision şarkısı varsa, 1 echoes etmezdir.

    bugün 25 tane eurovision için hazırlanmış şarkı dinledim. 250 tanede dinlesem farketmeyecekti aslında. hepsi toplansa 1 echoes etmezdi. bugün bunu gördüm.
    3 ...
  6. 29.
  7. bünyeye ağır hasarlar veren pink floyd şarkısı.
    2 ...
  8. 30.
  9. playlist derdini yok eden, kelimelerle anlatılamayacak über pf parçası. al loop a 2 kere döndü mü kendi üzerine gün biter zaten..
    0 ...
  10. 31.
  11. kanımca şarkı değil başka bir şeydir. Bu kadar mı ilginç, bu kadar mı güzel olur bir müzik dedirten bir şarkı. Uzun yolda dinlenilmesi tavsiyemdir, zira biraz uzun.
    1 ...
  12. 32.
  13. 1978 breathless albümünden camel'ın 7:20lik şarkısı. Ayrıca 1993te çıkan camel derleme toplaması.
    2 ...
  14. 33.
  15. pink floyd'un her dinlendiğinde beşinci boyuta ulaşılmasını sağlayan parçası. aynı zamanda "turist ömer uzayda" adlı şaheserin soundtrack'i olarak kullanılmıştır.
    0 ...
  16. 34.
  17. pink floyd'un yeryüzünden alıp götüren, david gilmour - rick wright ikilisinin enstrümanlarında aştığı müzik tarihinin gelmiş geçmiş en iyi şarkısı. müzikal bir şiir, sözleri ile, melodileri ile.
    2 ...
  18. 35.
  19. ayaklarımızın yerden kesilmesine her daim eşlik eden pink floydun, şans eseri karşılaşan bakışlarımızda ruhlarımızın görünürlüğünü mümkün kıldığı yankılardır echoes ve daha fazlasıdır kalan hayatım boyunca. (bkz: psychedelic rock)

    dingin bir ruh haline de, en kederli, en dertli, sonu gelmez gecelere de eşlik eden, uyuşturucu etkili, deneysel pink floyd şaheseri ki; eğer suratınızda aptal bir gülümsemeyle echoes dinliyorsanız, bilin ki aşıksınızdır; uyuşturucu damardan verilmiştir bedeninize.

    nasıl olurda böylesine bir uyum yakalanır o yükseliş ve alçalışlarda, ve nasıl olurda yakalanır o ayrı bakışlar, o ayrı dünyalar aynı geçişlerde, aynı şehirde ve aynı kumsala vuran dalgaların altında masmavi veya aynı caddede şevk ile yürürken.

    'ben senim ve gördüğüm ise ben' dendiğinde anlarsınız; artık olduğunuzu, içinizde onsuz yaşayamayacağınızı bildiğiniz bir başkasının yaşadığını ve de iyi ki öyle olduğunu.
    0 ...
  20. 36.
  21. ölmekten değil bir daha echoes dinliyemeyecek olmaktan korkarsın.öyle bi şarkıdır.
    6 ...
  22. 37.
  23. 1973 pompeii versiyonunun tadı bambaşkadır. dinlersin ve herşeyi boşverirsin. o derece başka bir boyuta götürür ve orada tek başınıza bırakır sizi. o kadar derine sürükler, o kadar derine sürükler ki sizi kendinize gelebilmeniz için ancak hakkı bulut dinlemiz lazım.

    http://www.youtube.com/watch?v=5sein6WnbY0
    1 ...
  24. 38.
  25. pink floyd'un, meddle albümünün ikinci yüzünü yirmi üç buçuk dakika süren bir şahaserle doldurmasıyla ortaya çıkan şarkı. parça bantlar dönerken stüdyoda çalınan yirmi tuhaf, kısa tema ve melodinin birbiriyle bağlanmasıyla bestelendi. çalışırken bunlara 'nothing, part 1-24' adı verildi. çalışmalar ilerledikçe bantlara japon filmleri tarzında adlar takıldı: 'son of nothing' 'the return of son of nothing'( hiçbirşeyin oğlu) gibi. bu gibi adlar şarkının gizemli şeyler çağrıştıran adının dünyaya ait şeylerle kurulan bağlantısı gibiydi ve korsan kayıtçılar tarafından konulmuştu. ilk çalındığı zamanlarda şarkının sözleri gezegenlere ve uzaya göndermeler yapıyordu. piyasaya sürüldüğü zaman şarkının verdiği mesaj daha ruhsal bir şeymiş gibi algılanmaya başladı.

    açılıştaki 'sonar' tınlamalar, rick piyanosunu kazara bir leslie amfisine bağladığında ortaya çıktı. daha sonra aynı sesi tekrar elde edebilmek için çok uğraştı. ama beceremeyince, bu efekti abbey road'da kaydedilen asıl demolardan almak zorunda kaldılar. 'echoes'un tamamı air studios'da kaydedildi. şarkının üçüncü kıtasına doğru, crescendonun yarattığı gerilim gerçekten hayret vericidir.

    'echoes'un orta kısmı ara sıra 'embryo'nun canlı çalındığı gösteriler için ödünç alındı. yıldız olmak isteyen gitarist adayları, bu bölümün nasıl kaydedildiğini anlayabilmek için, gilmour'ın live at pompeii'deki gösterisini mutlaka izlemelidirler.

    'echoes'un stüdyo kaydı, sörf yapmakla ilgili bir film olan crystal woyager'ın uzunca bir kısmı boyunca çalındı. filmde, yükselen dalgalar arasında, sörf tahtasına yerleştirilmiş bir kamerayla çekilen görüntülerin eşliğinde duyuluyordu. açıkçası grup bundan çok etkilendi. 1987 turnesinde, parçanın canlı olarak çalındığı birkaç açılış gösterisinde aynı görüntüleri kullandılar.

    (bkz: copy-pasta değil alınteri)
    2 ...
  26. 39.
  27. herhangi bir janr* biçilmesi imkansızdır bu şarkıya, pink floyd yazıp geçiniz. başka kimse böyle bir şey yapamaz.
    0 ...
  28. 40.
  29. pink floyd un bir çok şaheserinden biri, pink floyd için sıradan bizim için bir efsane..
    0 ...
  30. 41.
  31. pink floyd'un artık alışılagelen efsane şarkılarından birisi olmasının yanı sıra izmir'in geleceği parlak bir rock grubu. ac/dc şarkılarını büyük başarıyla kavırlayabilen nadir türk gruplarından da birisidir. burada en çok iş vokale düşüyor haliyle.

    pink floyd'un şarkısına da bişeyler söylemek gerekirse sanatta da ilerlemenin olabileceğini insanlara kanıtlamış parçadır.
    0 ...
  32. 42.
  33. insanı uyuşturucu almış gibi hissettiren, kafayı güzel yapan eşsiz ritmleri olan parça. her dinlediğimde özellikle ilk dakikalarında kendimi bulutlarda uçuyor gibi hissediyorum.
    0 ...
  34. 43.
  35. tüm zamanların en iyi şarkısıdır. o kadar uzun olmasına rağmen sıkılmazsın. mükemmeldir. evet.
    1 ...
  36. 44.
  37. david gilmour'un şimdiye kadar yapmış olduğu en güzel beste. 1971 tarihli meddle albümünün son parçasıdır.
    kasetin b yüzündeki tek parçadır.
    0 ...
  38. 45.
  39. hem lirik, hem his, hem müzikal anlamda yapılmış en mükemmel bestelerden biridir.

    eğer ki bu uzunlukta olup ta, bununla aynı ayarda bir şarkı olamayacağını düşünüyorsanız, king crimson'ın lizard'ına bir şans verin derim.
    1 ...
  40. 46.
  41. tarkan ve kurtunun mağrada geçen bir sahnesinde arkada çalan müthiş ürpertici parça.
    0 ...
  42. 47.
  43. mükemmeldir. hani bazı şarkılar olur çok seversin hatta gidersin sözlükte başlığına yazarsın çok güzel falan diye. dinlersin 1-2 ay falan ama sonra unutursun dinlemezsin. ama bu echoes öyle değil. aylardır dinliyorum hiç sıkılmadım.
    1 ...
  44. 48.
  45. ınanılmaz bır pınk floyd şarkısıdır. kendılerıne ayrı bır dünya yaratmayı başaran, hayal gücü genış olan ınsanların bulunduğu mekanda çalan uzun soluklu ama hıç bı zaman marjınal faydası düşmeyen şarkıdır.. pınk floydu göklere çıkarmak ısteyen bır hayranının, hıç dınlememış bır ınsana dınleteceğı ılk şarkılardan olmalıdır. gerçektende farkedersınız kı pınk floyd göklerde..
    1 ...
  46. 49.
  47. meddle albümünde yer alan, 23 küsür dakikalık uzunluğuyla pink floyd’un shine on you crazy diomond ve atom heart mother’dan sonraki en uzun üçüncü şarkısı. parça, 20 tuhaf ve anlamsız melodinin bir araya gelerek anlamlı hale gelmesiyle oluşur. 23 küsür dakika olmasına rağmen hiç sıkmaz, aksine “ne çabuk bitti yahu?” hissi uyandırır. şarkının vokali de diğer şarkıların aksine derinden ve ağlayarak gelir sanki. diğer parçalarda olmayan bu farklı vokal tonu, gilmour ve wright’ın seslerinin karıştırılılmasıyla elde edilir. parça, denizaltı radar dalgalarından baykuşlara, albatros kuşlarından balinalara kadar bir çok farklı sesi içerir ve bu sesler öyle anlamlı bir şekilde bir araya getirilmiştir ki, sonuçta ortaya çıkan şey, bir şarkı değil bir tanrısal sesler bütünüdür.
    5 ...
  48. 50.
  49. abarttıkça abartılan deneysel çalışma.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük