nihayet boykot kararından vazgeçip hayır oyu vereceğini açıklamış olan yazar.
geç oldu bu kararı ama olsun doğruyu buldu ve onu paylaştı.
darbeye karşı anayasa hazırlıyoruz, daha özgürlükçü bi anayasa hazırlıyoruz kılıfında kenan evren anayasasından bile daha dikta bi anayasa hazırlayan akp'ye boyun eğmedi. geç de olsa.
aynen devam.
bol eywallah kullanarak gönlümüzün kapılarını en sonun kadar açmış, islami antiemperyalizmin çok haklı ve yerinde bir zamanda yükselişe geçmesine rağmen '' ey çoğunluk dediğimiz kütleler.. filistine ölmeye giden bizim gerillalarımızıdı'' diyebilecek kadar yalnız ve yürekli.. anarşizmin dibine vurmuş sosyalizmin sevecen ama delikanlı kadın militanlarından birisidir.. rüyalarımızdaki dişi subcomandantedir kendisi ve koca koca savaş çığırtkanlarına ve sermaye tekellerine diklenecek kadar 'emekçi nebahat' havası vermektedir.. kenan evrenin taşşaklarına vurup kan işetmesini hem isteriz hem de öyle bir şey sezinleriz.. sonolarak çokçok güzel kitap okyan birisidir.. çırağan sarayındaki muz sesleri roman okumasında doktor hamzanın eşiyle ilgili bölüm hakikaten aşka ve direnişe değmektedir.. selam olsun taraf gazetesinin ısrarla darbeci diye itham etmesine ve antikapitalizmini yermesine rağmen
değerinden ve tarafsızlığından tek bir zerre kaybeymeyecek ece hanım'a..
bugünkü haydi türkiye üzülme yazısı kendisinin ülke gündemine ne kadar hakim olduğunun ve olaylara bakış açısının genel medyadan ne kadar farklı olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur, güzel insan, duyarlı yazar.
son günlerde çizgisinden ayrılmaya başlamış olduğunu farketmeme sebep olan ve beni üzen yazardır. habertürk'e geçtikten sonra üslubunu fatih altaylı'nın taşak altı seviyesine kadar düşürdü. sürekli tepeden bakan, kendini iktidardakilerden daha üstün gören**,rte'nin sözlerini ciddi ele alıp çözüm önerileri sunmaktansa* ya dalga geçen, ya da duygusal yazan,yani işin kolayına kaçmayı seçen bir üslup sahibi oldu sanki. seviyor-d-um, düzelmesini temenni ediyorum.
"biz burada devrim yapıyoruz sinyorita" kitabıyla venezuella'da olan biteni tüm çıplaklığıyla görmemizi sağlayan, elbet birgün güzel ülkemin insanlarıda venezuella halkı gibi ayağa kalkacaktır diye umutlanmamızı sağlayan, izmirli olmasıyla da ayrıca gurulandığım güzel insan.
saçma sapan tespitler yapıp kendini ciddiye alınmayacak insanlar listesinde hızla üst sıralara doğru yükselten aydınımsı. ilk başlarda fikirlerine katılmasam dahi çok severek okur, kitaplarını alırdım ki zaten söylediklerinde haklıydı güzel noktalara değinirdi. şimdi solculuk oynicam diye ne dediğini pek bilemez olmuş.sana burdan sesleniyorum ablacım kendine gel.
geçen sonbahardı galiba, siyaset meydanı'nda pkk terörünün tartışıldığı bir programa çıkmıştı. programdaki konuşmasından sonra bile insanlar methiyeler düzüyordu kendisine. farkında olmadan etnik milliyetçiliği destekleyen arkadaşlardan.
"Siz de benim kadar yok gibi hissediyor musunuz kendinizi bazen? Bahsi geçmeyen bir ayrıntı... ihmal edilmesinde hiçbir sakınca görülmeyen biri gibi. Deliliğin ortasında kalmış, kaderi bu deliliğin içine doğmak olan biri gibi."
bu hatun da bu ülkede azınlıkmış ya. pes. ülke senin gibi yobazlarla dolu zaten. senden o kadar çok ki.
uğur mumcunun eski gelinidir. özgün kalemi ve samimi bir üslubu vardır.herkese sallar bir bakarsınız devlete , bir bakarsınız örgüte son olarak cumhurbaşkanına akıl vermiştir. bunuda yardıra yardıra köşesine taşımışdır ayrıca okuduğum tek köşe yazarıdır.
gazete habertürk ün kanatları altına aldığı akp karşıtı, sözde realist yazar. son yazısında başörtülüerle kemalistleri ayrı kefeye koyup değerlendirmiş. habertürke yorum yazıp gönderdim. ilk önce yayınladılar. sayın temelkuran mı artık kim söylediyse yorumum hemen kaldırılmış.zoruna gitmiş demek ki hanımefendinin.
ziyadesiyle beni memnun etmiyor yazıları. evet kalemi güzel ama bayan yazarların daha ılımlı olması gerektiğini düşünüyorum.
her ne kadar milliyet gazetesi de çok bir bok değilse de, *'e geçtikten sonra birdenbire soğuduğum, türk-ermeni ilişkilerine yoğunlaştığı "ağrı'nın derinliği" kitabını pek beğendiğim köşe yazarı.