Ebu Zerr; ''evinde yiyecek ekmek bulamayıp da eline kılıcı alıp savaşmayan insana şaşarım'' der. Tabiki herkesten Zerr'in isyan ahlakını beklemek safdillik olur, ne de olsa anarşizm toplum içerisinde pek hoş karşılanan bir akım değildir. Toplumlar her zaman elit olan insanlara ihtiyaç duyarlar.inandığı davadan ödün vermeyendir elit olan, bu toplumun her tabakasında bulunmalıdır.Nicelikten çok, nitelik önemlidir.insanların büyük kısmı rüzgara göre yaşarlar.Seçkinlerin adalete olan inançları, belki zorlama olacak ama onların jakoben olmasını bile gerektirebilir.Büyük kalabalıklara hayırlarına olmasada kabul ettirilen uygulamalar sadece demokrasi masalıyla yutturulmuyor.
hz. osman ve muaviye nin zengini daha zengin, fakiri daha fakir hale getirmelerine baş kaldırmış, peygamberimizin getirdiği düzeni yeniden kurmak için çabalamış, menat adında bir puta tapan putperest bir kabilede peygamberimizi tanımadan 3 sene önce müslüman olmuş güzel sahabe. ayrıca sözlüğümüzde bu nickte bir yazar olması da çok hoşuma gitti. bakın güzeller güzeli peygamberimiz (sav) ebuzer (r.a) için neler söylüyor:
"ebuzer in utanması, azameti ve iyiliği, meryem in oğlu isa gibidir.."
muhammed ve ali'nin soyunun en büyük dostudur. öyle ki peygamber onun için "allah 4 kişiyi sevmemi emretti. bunlar ali, selman, miksad ve ebu zerr'dir" demiştir. islami komünizm denen olgu ile beraber anılır; isyankarlığı bakımından islam dünyasının ilk anarşisti olarak da bilinir. öyle ki kefeninin devlet malı olmamasını ve cenazesine devlet memuru gelmemesini vasiyet etmiştir. "evinde yiyecek ekmeği olmadığı halde kınından ayrılmış bir kılıç gibi isyan etmeyene şaşarım" diyen toplumsal eşitlik yanlısı bir zattır. ayrıca kimi kesimlere göre sosyalizm fikrinin dünyaya ilk tecellisidir. bir ton şarlatan tarikat liderini hocam hocam diye kovalayan toplumumuzda "sağ"ın da "sol"un da idrak etmesi gereken bir zattır. hayatının her döneminde yalnız olmuştur ve biz 21. yüzyıl insanları tarafından yalnız bırakılmaya, anlaşılamamaya devam etmektedir.
tam adı ebu zer el gıfari olan sahabedir. yaşadığı dönemide hz. osman ve muaviye'yi adeletli olmadıkları ve zenginleştikleri için eleştirmiştir. muaviye tarafından çöllere sürülmüştür.
ayrıca hayran olunacak bir insan olan ali şeriati 'nin, hakkında övgüyle bahsettiği, eserlerinde anlattiği kişidir.
mezarı hem medine'de, hem istanbul'da olan büyük sahabi.. sermaye birikimine karşı gelmiş, bu anlamda günümüzde hem ateizmi, hem dindarlığı kimseye kaptırmak istemeyen kesimlerin idolü olmuştur..
görüşü bir içtihad belirtir; ve bütün sahabiler gibi, değerlidir..
islamın ihtiyaç dışı mülkiyeti yasakladığını savunan ve emevi karşı devriminin ilk kurbanlarından olan büyük sahabe. günümüz kavramlarıyla kapitalizm karşıtlığında benim diyen sosyalist eline su dökemez. hz. peygamber'in, getirdiği din için 'garip geldi garip gidecek', ebuzer için de' yalnız yaşayacak, yalnız ölecek, yalnız dirilecek' öngörüsünde bulunduğu malumdur. şam valisi muvaiye'nin yanına giderek 'eğer bu yaptırdığın beyaz saray halkın malındansa hainliktir, kendi malınsa savurganlıktır' dediği ve ondan sonra hem muaviye hemde halife osmanın hışmına uğradığı ve çölde açlığa ve ölüme terkedildiği bilinir. ebuzer'in tabiri caizse kapak yaptığı ayet şuydu:
'ey iman edenler! hahamların ve rahiplerin birçoğu, insanların mallarını hem haksızlıkla yer, hem de allah yolundan alıkoyarlar. altını ve gümüşü biriktirip de allah yolunda harcamayanları acı bir azabın beklediğini haber ver. o gün biriktirip yığdıkları ateşte kızartılacak ve alınları, böğürleri ve sırtları onlarla dağlanacak. 'işte bu bencilce biriktirip yığdıklarınız; haydi tadın bakalım' denecek.'(tövbe; 9/34).
bu ayeti ebuzer, diğerlerinden farklı olarak sadece 'ahlaki öğüt' olarak değil; yaptırım gerektiren bir ayet olarak anlıyordu. öyle ya içki ile ilgili de kur'an da üç ayet olmasına rağmen cezai yaptırım gelmemişti. burada soru şu: içki niye sadece ahlaki öğüt olarak alınmadı da 80 sopa gibi ceza tayin edildi de, altın ve gümüş (mal, servet) biriktirmemek sadece ahlaki öğüt olarak alındı ve biriktirmenin/yığmanın alabildiğine önü açıldı? üstelik ne zekat, ne sadaka, ne infak da buna mani olamadı? karun gibi müslüman zenginler türedi? ebuzer' in, muhammed ümmetine, yalnız fakat görkemli mezarından hala çuvaldız gibi batan sorusu budur.
ne yazık ki kendine sol mol geyikleriyle yakıştırmalar yapan kitapsızların, el atmadığı bir dinimiz kalmıştı der iken yine facia tavırlarına karşı yeterince kamufle edemediğimiz mübarek zattır. sen kalkıyorsun adama anarşist diyorsun, sosyalist diyorsun! üstelik bunu mental manada değil marjinal tavırla ifade ediyorsun! yani sahabenin bu denli önemli ve eşsiz kimseler olduğunu anlaman için kuran değil de lsd gecelerine meze olmuş komünist umdelerinde mi, manifestolarında mı kafana yatanları örtüştürmen lazım? neyse...