ebeveynin sürekli olarak komşuları başa kakması

entry2 galeri0
    1.
  1. çocukluk ve ilk gençlik yıllarımın en can alıcı ve üzücü olayıdır. şöyle ki; her fırsatta, komşu çocuklarını görünmez bir tepside önüme süren annem yüzünden, türkiye'nin ilk çocuk seri katili olabilirdim.

    örneğin, her hangi bir hafta sonu, biraz geç uyanıldığında, annenin bağrışları evde yankılanırdı:

    "alt komşunun oğlu berkay sabah yedien beri uyanık. sen hala uyu."

    uyku sersemliğiyle bir anda düşünürdüm. "lan" derdim, kendi kendime, "bu yavşağın o saate ne işi? yine ne haltlar çeviriyor?"

    duymamazlıktan gelmeye çalışırdım annemi. bu kez babam başlardı. harçlığı her hafta kestiği yetmezmiş gibi, yaz tatillerinde çalışanları örnek verirdi. hatta, camiye gidenleri.

    "sen uyu. fehmi'nin oğlu resul, hem oto kaportacıya gidiyor. hem de de camiye kur'an öğrenmeye."

    ciddi ciddi kendimden şüphe etmeye başlardım. ya bende bi eksiklik vardı. ya da tüm komşu çocukları bi itlik yapıp ailemle aramı açmaya çalışıyorlardı.

    bu piyes yıllarca devam etti. ergenliğimin ilk yıllarına varana kadar. bir sabah dayanamayıp bu piyesi son vermek istedim. berkay'ı ve resul'ü kuytu bir köşede ayrı ayrı sıkıştırıp tehdit etmek istedim. çıkmalarını emredecektim hayatımdan. olmadı. o sabah da erkenden uyanamadım. geç kaldığımı, annemin cümleleri kanıtladı:

    "berkay saat yediden beri uyanık. sen hala uyu."

    bu kez karşılık verdim anneme.

    "kargalara kahvaltılarında eşlik ediyordur."

    güdümlü anne terliği eşliğinde bir cümle daha geliyor:

    "g.ötümden çıktın bana yüzmeyi öğretiyorsun. bir de laf çevirmez mi?"

    ben ne dedim ki şimdi? bir de beni b.oka benzetmez mi?
    14 ...
  2. 2.
  3. her sınav sonrası özellikle öss ve lgs(bizim zamanımızda lise sınavının adı)sınavları sonrası gercekleştirilen geleneksel bir konuşma.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük