anne yada baba her daim nasihat vermekten bıkıp usanmazlar. onjlar nasihatlarını hep kendi yaptıkları, yanlışları anlatmakla taçlandırırlar.
- ben böle yaptım, ben böle ettim, vikvik, vikvik ama iste görüyosun.......
uzar gider bu nasihat çekme faslı. erişkinde içinden ya kaçıncı oldu, hep aynı şeyleri anlatıyosun, sıkıldım bunları dinlemekten, bende biliyorum yaptığımın yanlış olduğunu, ama yanlış yapa yapa doğruyu bulmak istiyorum, bırak kendi ayaklarımın üzerinde durayım. düşe kalka öğreneyim koşmayı. hep bunları geçirir aklından yüzüne bakamaz ebeveynin önun gözünde nasihat anında vicdan azabı çekiyor görüntüsü vermek için en büyük kurtarıcıdır halıyı incelemek. hatta öyle abartırsınız ki halının neredeyse saçaklarını sayacak duruma gelirsiniz. nerden mi biliyorum? *
edilen nasihatin etkisiyle ebeveynin yüzüne bakmaya utanmak akabinde gelişen olaydır, halının desenlerini ezberlemeye kadar gider. kişi konsantrasyon problemi yaşamadığı takdirde, halıya odaklanarak ebeveynin nasihatlerini anlayamayacak noktaya dahi gelebilir.
