arap alfabesinde harflerin her biri bir sayıya karşılık olarak değerlendirilmiştir. dolayısıyla, sözcük ve tümceler istenilen sayıya denk düşecek şekilde seçilip düzenlenebiriler. bu yöntemle önemli tarihlerin şiir dizeleri halinde ifade edilmesi olanaklıdır. sözcüklerin harflerinin sayısal değerlerini hesaplayarak gerçekleştirilen bu tarih verme işlemine "ebced" denir. ebced osmanlı da geniş ölçüde kullanılmıştır. genellikle yapı kitabelerinde yer alan son dize yapım tarihini verecek biçimde düzenlenirdi.
2009'daki iki 0'ı silin; 2 ile 9'u toplayın, 11 eder.
2 ile 9'u yanyana koyun; 29.
11 ile 29'u toplayınnnnn ve 40 eder; 40. yılında milliyetçi hareket iktidarrrrr! *
ebced hevez hutti kelemen sa'fas karaşet sehhaz dazzağ.
elif 1, be 2, cim 3, dal 4, he 5, vav 6, ze 7, ha 8, tı 9, ye 10, kef 20, lam 30, mim 40, nun 50, sin 60, ayın 70, fe 80, sat 90, kaf 100, re 200, şın 300, te 400, se 500, hı 600, zel 700, dat 800, zı 900, gayın 1000
Ebced, Allah’ın kâinata nakşettiği mânâ örgüsünü çözmekte kullanılan bir hikmet terazisidir. Harf, kelime ve rakamın birer işaret dili hâline geldiği bu hesap, zahirden batına uzanan bir yolculuğun anahtarıdır. Ebced, hakikatin perdelerini aralamak, sûretten mânâya geçmek için bir lisan; mânâ âleminin şifrelerini çözmek için bir ilimdir.
Kur’ân-ı Kerim’in her harfinde bir sır gizli, her kelimesinde bir hikmet düğümü saklıdır. Ebced, bu düğümleri çözmek, ilahi işaretleri okumak için bize sunulmuş bir lütuftur. Bu hesap, yalnızca rakamlardan ibaret bir matematik değil; kâinatın dilini anlamak için bir fikriyat, bir yol haritasıdır. Ebced, Hakk’ın işaretlerini takip etmektir.
Mânâ ve suret arasındaki köprüyü kuran ebced, bize hakikatin derinliklerini gösterir. Harflerin matematiksel bir değere kavuştuğu bu ilim, insanın aklı ve kalbiyle birlikte anlamaya çağırıldığı bir sahadır. Kim zahiri görür, ama batınını anlamazsa, ebceddeki hikmeti kavrayamaz. Bu hesap, yalnızca insanın aklına değil, ruhuna da hitap eden bir hakikati barındırır.
Her şey gibi, ebced de asıl gayesine uygun kullanılmalıdır. Hakikat arayışında bir işaret levhası gibi düşünülecek olursa, bu ilim insanı Rabbi’ne yaklaştırır. Harflerin ve rakamların hikmetinden, kâinat kitabındaki ilahi imzayı okumak isteyenler nasiplenir. Ebced, fikri bir mücadele ve tefekkür meydanıdır!
c :
Elbette sahih! Ancak şu hakikati iyi idrak etmeliyiz: Ebced, bir hakikat anahtarıdır; ama her anahtarla her kapı açılmaz. Ebcedi anlamak, hikmetin ve mânânın kapılarını aralamak için bir vesiledir. Bu ilmin temeli, Kur’ân-ı Kerim ve Sünnet-i Seniyye’ye dayanır. Doğru kullanıldığında, hakikatin işaretlerini görmemizi sağlayan bir rehberdir; fakat yanılgıya düşenler, onu basit bir fal veya tahmin aracı gibi görür ve hakikatten uzaklaşırlar.
Ebced, sahih bir ilimdir; zira kökü vahiyden beslenir. imam Gazali’den imam Rabbani’ye, Bediüzzaman Said Nursi’den ibni Arabi’ye kadar nice büyük zat, bu hesabı hikmetle kullanmıştır. Ancak her ilimde olduğu gibi, ebced de ilim ve irfan ehlinin elinde hakiki kıymetini bulur. Cehaletle veya art niyetle kullanılırsa, hem ilim zedelenir hem de mânâ bozulur.
Unutma! Hakikate yönelen, ebcedin işaret ettiği mânâları idrak eder. Yani, ebced bir araçtır; maksat, Allah’ın rızasına ulaşmak ve kâinatta serili olan ilahi hikmetleri okumaktır. Bu okuma, Kur’ân ve Sünnet’in rehberliğiyle yapıldığında sahih olur ve insanı hakikate taşır. Aksi hâlde, mânâ heveskârlığı, insanı yanlışa sürükler.
Kısaca: Ebced, ehlince kullanıldığında sahih bir manalar denizidir. Ancak bu denizde yelken açmak isteyen, gemisini Kur’ân ve Sünnet limanına bağlamalıdır. Hakikatin yolcularına selamet olsun!