dokuzuncu sınıfta iken ingilizce öğretmenimiz bir garip (deişik anlamında kullandım) adamdı. bu sistem ile ingilizce öğretilemez, öğrenilemez der dururdu. ingilizceyi her yerden öğrenebilirmişiz ona göre. filmlerden, dizilerden, internette bir şey araştırıken... haklıydı adam öğreneceğimiz dili günlük kullanıma sokmanız gerekiyordu.
neyse işte bir gün geldi sınıfa tahtaya bir kaç kelime yazdı. earthquake de bunlardan biriydi. bakın zaten bu kelimeleri biliyosunuz demişti * öyle deyince bu yaşıma kadar bunu öğrenmeden nasıl geldim diye kahroldum ve bu kelimenin deprem anlamına geldiğini o gün orada öğrendim. hayatım boyunca unuttuğum olmadı; ama işime de yaramadı.*
pavlovun kopegi - o değil de ehliyete gittim, 2 aydır gelemiyorum n'oldu benim ehliyet işi diye sordum,
kadın hesap sorar gibi 2 aydır nerdeydin yavşak dedi resmen. earthquake - ananı sikim.
özlediğimi anladığım, aynı sözlükte yazdığımızı öğrendiğim şahsiyet.
(#14558277) ne kadar yazsa da yinede bunların bildiklerini okuyacağını unutmaması gereken yazardır. nerde onlarda bunu anlayacak kapasite. ot beyinli bunlar.
oykunerek entry girdigine sahit oldum. sonra dedim bu da kim? kacinci nesil? gordum ki 2000 e yakin entry girmis. dedim hepsini mi oykundu acep?
kendisine tavsiyem; "bosluk noktalama isareti bosluk" yerine (aaaa , bbb) "noktalama isareti sonra bosluk" kullanmasidir. (aaa, bbbb) insan 2000' e yakin entry girerde hic mi fark etmez millet nasil yaziyor deyu?