hakkında bu kadar fırtına koparılmayacak, dünyanın sonu olmayan söz.
ne yani, mazhar alanson ya da yer yüzündeki herhangi bir erkek şimdiki eşlerinin "el değmeden paketlenmiş" olduğunu ya da yeryüzünde herhangi birinin birilerinin hakkında fanteziler kuruyor olabileceği gerçeğinin farkında değil mi?
evet, mesele kıskançlık değil, muhakkak bu kişilerin egolarının tokuşmasıyla alâkalı olmalı. geyikler tokuşur da, egolar tokuşmaz mı?
allah eşinize sabır versin demek istemiştir bahsi geçen konuşmada cem mumcu bu sözü sarfederek. terbiyesizlik veya densizlik olarak yorumlamak biraz ağır kaçabilir belki ama canlı yayında gerçekleştiği için kesinlikle yersizdi. cem mumcu'nun bu ironik yaklaşımına karşılık mazhar'ın tasavvuftan yola çıkarak verdiği cevap gibi. sonuç itibariye ego düellosuna dönüşen programda her zaman olduğu gibi tek galip yayıncı kuruluş olmuştur.
bir irz dusmani soylemi. ayip lan. hayir ben de angelina jolie' ye karsi bos degilim ama gidip de bunu boyle brad pitt' in suratina cemkirmiyorum... ya da victoria hakkindaki dusuncelerimi david' i rencide edecek sekilde kendisine karsi dile getirmiyorum... niye? birincisi cunku cok ayip bir sey. ikincisi cunku tirsiyorum oyleyse varim. ucuncusu cunku milletler arasi cok yaziyor. "esinize uzaktan uzaga asigim"mis.. o ne oyle? "ver bir tur da ben bineyim nolur lan"* der gibi.
istediğiniz kadar iyi niyetle söyleyin, yine de sinirlendirme etkisi epeyce yüksek bir cümle. (bkz: mazhar alanson) zira, insanda ister istemez "yenge de erik gibiymiş kütür kütür" çağrışımı yapmakta.
bahsi geçen kadına duyulan bir hayranlık varsa, böyle dile getirilmemeliydi. daha münasip cümleler seçilebilirdi; "ben eşinizi şu yüzden takdir ediyorum bıdı bıdı" gibi.
iyi ki de mazhar alanson'a söylemiş, sokaktaki vatandaşa söyleseydi, daha kötü sonuçlar doğabilirdi.