hani uyumak isteyip de düşüncelere dalarak uyuyamadığımız yatak sancıları var ya, kastım tam olarak o değil. konu daha derin... hatta konu tam olarak bu derin düşünceler. yarım ekmek ile bir bardak su yeterken yaşamaya, neden kendime ettiğim bu eziyet? neden her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünmek zorundayım, neden her şeyin kötü yüzünün farkında olmak zorundayım. neden sevdiğim bir insanla beraberken bile bir gün onu kaybedeceğimi düşünüyorum, neden eninde sonunda ölüp gideceğimi düşünerek sürekli soğuk kanlıyım, neden karşımdaki insana tam olarak güvenmiyorum çoğu zaman? ne mutluyum, ne mutsuz... neden? nedir bu teferruat amına koyim. yaşayıp öleceğim işte herkes gibi, her boku bilmek zorunda mıyım? tüm kötülükleri çözmek zorunda mıyım? anı yaşamayı öğrenemeyecek miyim, mutlu olmayı öğrenemeyecek miyim? saf olmaya çalışıyorum ama yok, düşünmeyi durduramıyorum. kafayı yiyecek gibi oluyorum bazen. saçma sapan şeyler düşünüyorum, var mıyım yok muyum diye düşünüyorum. "ben aslında ben miyim" diye saçma sapan sorular sormaya başladım kendime. hay sikeyim! durduramıyorum...