beynin kıvrımlı yollarında uzun bir tren yolculuğuna çıkmışken, bir yandan da vagonlar arasında gezinerek; kompartmanlardan birinde uykuya dalmış 'sevgili hülyasının' boynuna küçük sessiz bir öpücük kondurup gezintiye devam ederken yaşanan durumdur.
karanlığına kapanıp benliğinin içindeki şehri baştan aşağıya dolaşmak gibidir benim için düşünmek.
zararları olduğu gibi neyse boşverin düşünün gitsin zaten ülke iyice boka sardı bir şey olmaz..
Günlerdir yaşadığım durumdur. Ne zaman başımı yastığa koysam aklıma bir çok şey geliyor tek tek irdelemekten uyku tutmuyor. Düşünüyorum düşünüyorum ben yaşamamalıyı diyorum.
Son 4 yil basima musallak olmus beladir. Bunun çaresini telefondan yada bilgisayardan dizi film komikli seyler falan izleyerek uykuya dalma olarak buldum. Baya hergece biseyler izleyerek uyuyorum evet. Aslinda bazen sadece kulakligi takip uyuyorum. izlemede değil beyin ordaki olayı çözmeye meşgul olsun da dusunemesin maksat.
Erkenden uyanmaniz gereken bir sabahin gecesinde başa gelir çoğunlukla. Yakın gecmiste başınızdan henüz gecip gidememiş o çirkin olay, an, kişi bir türlü çıkmaz kafanizin üstündeki balondan sağa sola döndürür durur. Birde üzerine ne halt edicem bunun sonrasında kemirtisi geldi mi buyrun sabah namazına diyorum çünkü en iyi ihtimal güneşle birlikte uyuyabilirsiniz.
Sinir krizine girip saç baş yolarak ve titreyerek ağlamak kadar kötü olmadığını zannediyorum ki, mümkünse o dediğim şeyden uzak durun çarpıcı etkisi vardır.