bugün

inşallah kuzey avrupalısındır.
içimde çok şey var sana dair anlatmaya. Karanlığımın gölgesinde en güzel güneşlerden saklanarak sana yazıyorum. Belki biraz çekingenim sana bazı şeyleri bahsetmeye. Belki de umutsuzum artık.
Hep teselli eden oldum. Hep dedim ki sen hayatını önüne sermişken başkasına günaydın yazan için üzülme. Yarı yolda seni çaresiz bırakmış şimdi kimlerle konuşuyor boşver üzme kendini. Şimdi yarı yolda kaldım. Canın sağolsun be eyvallah buda geçer.
'O' diye nitelendireceğim bir insan dahi yok imiş. Gerçi bu, bir çok kişide olan sıradan durum gibi duruyor. Üstleri okuyunca görülebilirsiniz. Bundan Daha ötesi, ona hitaben yazacağım bir varlığın hiç olmayacak olması olduğunu biliyor olmam olması. Bir insana karşı duygu beslemek... duygunun yolunu açan güven hissini bile düşünemiyorum, Mide bulandırıcı. Bu sığ cağda yoğrulmuş kimseye, bunların zerresini sunacak kadar olamadım hic bir zaman, olamam da.

Insanlıkla bağlarını yaşadığı yaralardan ötürü koparanlar, elbet sargısını bulur, geç de olsa dermanı gelir. hiç yarası olmayanları peki? Koparmak için bir yaraya gerek duymayanları? Kocaman bir lanet.. ve sizler Sanşlısıniz; uyum sağlayın ve, herkes gibi yaşayın. Pek alâ!

Neyse.

Ey! hiç olmayacak o, mıy mıy romantizm popülistligini siktir et. Bir iki bira içerken Beni biraz anlasan, kafi..
vay cikilop vay doldurdun mu lan cepleri köftehor. Zaman götü kollama Zamani. yedigin nanelerin hesabi sorulmadan topukla bence.
Kendini bir bok sanan gerizekalının tekisin. Allah yakinlarina sabir versin.
Ulan yeni biriyle flört ederken dahi seni özlüyorum nasıl toparlanacağım bilemedim. Sohbeti sohbetini, eğlencesi eğlenceni, eylemine karşılık gelen her bir hareketi yine seni özletiyor. Ahsjsjs öleyim amk ben en iyisi ya.
"Sen kimsin mk?" Dememe sebep olan başlıktır çünkü kimin okuduğundan habersizim.
ananı sikeyim.
Okuması değilde çok güzel bir şey demiştim..
+ Onca şey yaptın benden özür dileyip vicdanını fakat ettirmeye mi çalışıyorsun.. Bak sana hakaret etmeyecem küfür de etmeyecem lakin seni hiçbir zaman affetmeyecen eğer gram vicdan kaldıysa o seni affeder.. Ben affetmiyorum hakkımı da helal etmiyorum hadi eyvallah..
bana çok çok haksızlıklar ettin...
birkaç gündür arayıp sormuyorsun neden merak ediyorum.ben seni arayamıyorum neden olduğunu biliyorsun.bir şey daha merak ediyorum beni özlüyor musun? sana hiç söylemedim ama ben seni özlüyorum.
Bu su hiç dinmez..
Okumadığını biliyorum.
Biliyordum günün birinde it gibi pişman olacağını ama bu kadar çabuk olması beni şaşırttı açıkçası. Sana demiştim en başta seni bir kez silersem dönüşü olmaz bunun diye ama algı problemin olduğu için ne uyarımı dikkate alarak davrandın ne söylediğim söz aklına gelerek tekrar bişeyler olsun diye uğraşmaktan geri durdun. çelişki yumağı gibisin ve seni artık hiç sevmiyorum.
Her şey geçer, korkma. Yalnız mangaldan sonra üzerine sinen hafif bir koku gibi taşırsın sürekli. Küçücük dünyandan bir gün çıkmak zorunda kalacaksın ama iş işten geçmiş olacak...
inşallah pişman olursun. Kalbimin en derininden diliyorum bunu. inşallah ben de şahit olurum buna. Gözüm açık gidecek yoksa.
Fırtınamsın sen benim. sen estikçe ben titrerim.
gitti... artık gitti.
beni hiç bir zaman sevmedi belki de.
belki de birazcık sevmiştir, eskiden ve birazcık.
belki de sevmeye cesaret bile etmedi.
onu tanıyamadım,
korkağın teki miydi aşkın karşısında yoksa cesur muydu ne olduğunu bilmek isteyecek kadar?
kendisinin çok sevilesi olduğunu bilmiyordu değil mi?
onun bildiği çok zeki olduğuydu(!), değildi.
hala çocuktu, herkesten çok.
çocukların kalpleri büyük olur.
o koskocaman kalbinde geçtim olmayı, düşüncem bile var mıdır yok mudur?
kimseyi incitmez o, dediğim çocuk, esmer çocuk; kendi elleriyle kalbime kalın ve kocaman bıçağı yavaş yavaş sapladı. bıçak onun travmaları, korkaklığı, öfkesi ve şaşkınlığıydı. arada geri çekerek, yavaş yavaş, aylarca sapladı. her saplayışında biraz daha direndim, her saplayışında biraz daha büyüdüm, her saplayışında biraz daha yıkıldım, ve biraz daha sevdim.
en son mutfakta, yerde ağlıyordum.

yok, ben onu tanıdıkça falan sevmedim. ben onu tanımadan sevdim, zamanla bana gösterdiği yüzünü, korkaklığını hiç sevmedim.

sen,

korkaklığını hiç, hiç sevmedim.

belki yeteri kadar cesur olduğunda tekrar çıkar yollar sana?
belki bu sefer sen de görürsün bende sevilecek bi'iki bişeyler? insan sadece sevmek istesin...

sana veda etmedim çünkü korkağın tekiydim.
bir daha seni görememe ihtimalinin düşüncesi bile beni canlı canlı yiyip bitiriyor.
zaten, belki an'lar sonra belki de yıllar sonra o gözler, o gönüller buluşur.
bu evrende neyin yarım kaldığı görülmüş?

orada, uzakta üşüme olur mu?
üşürsen ceketini al, kokum sinmiştir belki.
Sana biri ateş etse önüne atlarım.
Nutkum tutulur, kuruyan dudaklarımdan çıkmaz o cümleler. Bakışın, ünlem içeriyorsa şayet, üç nokta yanyana gibi kalakalırım. Göğe bak, omuz hizana gelmek isterim. Şöyle usulca teşekkür etsem, sen ağlamadan.. Yeter bana.
Yine buraya bir şeyler yazdım ve yanlışlıklar kapattım. Kaydetmemiş de. Şimdi ne sen okuyabilirsin ne de ben aynısını tekrar yazabilirim.
Aramızdaki mesafe hiçbir şeye engel olmayacak. Senin gözyaşlarını sileceğim, kafanı dizlerime yatıracağım ve bulutlara bakmana izin vereceğim saçlarını okşarken. Yorulmuş gözlerin beni görünce mutlu olur mu dersin? Sadece seni acılarından kurtarmak istiyorum. Sana geceyi sevdirmek istiyorum. Seni düşünürken dinlediğim bilinmeyen şarkıları sana dinletip bak bu kısım en sevdiğim kısım demek istiyorum. Lütfen pes etme. Yanına geleceğim, önüme bir sürü engel çıksada.
Okumak cehaleti alır eşeklik baki kalır.
Amk kızı Bi gün gelip omzuma yatıyorsun, koluma giriyorsun, dizimde uyuyorsun. sonra gelmiş ben şu çocukla sevgili olsam nasıl olur diyorsun. Agzını yüzünü kırcam sabrımı zorlama. Herşeyi de benden bekliyorsun.