dün gece durup dururken aniden dilime düşen şarkıdır. Tam da o anda ki durumumun şarkının bazı sözleriyle birebir uyuşması da artık hayatın bana oyunumudur yoksa birşeylerin mi gece gece musallat olmasındandır bilemiyorum. Hani 'yağmur yağsa uykum kaçsa' diye geçer ya şarkıda, işte benim uyku da zaten kardeşimin de dediği gibi herhalde o anda başkalarıyla kırıştırıyordu ve tahmin edeceğiniz gibi yağmur da yağmakta. bu da böyle bir anım oldu sanırım.
feridun düzağaç yorumu ile tanıdığım ezginin günlüğü şarkısı.
mevsim olmuş ekim, diğer bütün şehirler yağmurla soğukla rüzgarlarla uğraşırken biz hala tişört ve şort ikilisi ile üniversiteye gidiyoruz.
ilkokul 4-5 zamanlarında müzik dersinde hocamız notaları ile sözlerini filan yazdırmıştı. sonra dinlemiştik. sınıf arkadaşıma aşıktım bende o sıra. tabi tek taraflı * 2. kez dinlediğimde ağlamıştım herkesin içinde. aklıma geldikçe utanıyorum. tabi şimdi o günleri arar olduk :)
Ezgi'nin Günlüğü grubunun beni benden alan, insanı kendine bağlayan bir şarkıdır. Hani böyle kulaklığı takıp yağmurda yürürsün ya kulaklık sana bu şarkıyı söyleyebilir...
6 yaşında hastanede yatarken bir baba tarafımdan kızının kafasını dağıtmak için öğretilen şarkı. bir baba ama öyle sıradan bir baba değil. adam gibi adam. sen benim salaklıklarıma bakma baba. özür dilerim.
tam şarkıyı sevmişsindir, bir kuş konsa badi parmağıma filan diyordur. sonra da düş sattım aldanmışlara diyerek duygu seline boğan bir parça haline gelmiştir. şarkı sözleri nadir göktürk'e ait sanırım, feridun düzağaç da yorumlamıştır bu şarkıyı.
