hem evlenenler hem ailesi hem de davetliler için düğün tam bir saçmalıktır.
birincisi o iki insanın mutluluğu, yiyişmesi, gerdeği kendilerinden başka kimseyi ilgilendirmez.
ikincisi de gelin ve damattan ziyade düğünü yapanlar, yani aileleri perişan olur.
üçüncüsü ve en önemlisi de aslında davetlilerin sikinde değildir o düğün. samimi söylüyorum bak! hayatımda zevk alarak katıldığım tek düğün kendi sünnet düğünümdü.
zorla oynamaya kaldıran teyzeler, bak şu kızı dansa kaldırsana diyen amcalar, kafa silken piyanist şantörler, uykusuz ve yorgun biten bir gece falan...
elalem yarrak buluyor, am buluyor diye şu çektiğimiz çileye bak! bize ne kardeşim seviyorsan bir nikah yap, ona katılalım sen de o düğün parasıyla balayına çık.
şu düğünler ne menem bir şeydir allahını seversen. yapan da memnun değil giden de. bari artık yapmayın şu demode düğünleri de biz de rahat edelim siz de. pasta yemesek, limonata içmesek de olur yani.
hele şu halayın son ucuna takılan küçük velet ordusu var ya midem bulanıyor efendim.
o ilk çocuğun elini tutan yetişkin kişinin ağzına oduncu küreğiyle vurmak istiyorum.
bir de o altın takarken takılan altının dibinden çekim yapan kamera var ya!
amk sizin ben!
sanki çalınacak.
ne iğrenç mahluklarız.
eğlenceyi bile kazanç kapısı haline getirdik.
altınlar çalınacak mı diye huzursuz huzursuz bakan gelin ve damat nasıl mutlu olur anlamıyorum.
Düğün yapılan Nikahın hasılatı, sadece nikah olanınkinden fazla olur. Sadece nikah olduğunda insanlar gelmek istemeyebilir, ancak düğün olduğunda orada görüşülecek es dost da düşünülür ve katılım artar. Bu da hasılatın artmasını sağlar.
