genelde erkek çocuklarının yapmış olduğu eylem. ona keza kız çocukları pek salınmaz düğün salonunun pistine. çünkü ipini koparan ve deli dana misali ordan oraya koşturmak için bu düğünün olmasını bekleyen 3 ile 9 yaşlarındaki erkek çocuklar büyük tehtid unsuru içermektedir. düğün sırasında tutun birini kolundan alın karşınıza bakın gözlerine. biri yukarıya diğeri ise aşağıya bakıyordur kesinlikle. çünkü çocuk orda değil. alis harikalar diyarında. ortamdan ve mekandan tamamen kopuk. kimyası değişmiş. yediği gofretlerin ve şekerlemelerin etkisi böyle anlarda çıkar ortaya. AAAAAAAAAAAAaaaaaaaaaaaaaaa diye hengameli bir bağırış, ardından düğün salonu'nun bir ucundan diğer ucuna deli gibi atılan bir depar. tabi koşarken onlara özgü öndeki zülüf saçları rüzgarında etkisi ile geriye doğru yatar. güzel bir resim. konukların ortada oynayanlara para atmasıyla birlikte bu çocuklar koşturmayı kesip pistteki paraları toplamaya başlar. yok sanki kendi ceplerine girecek keretaların. toplar toplar gider verir orkestra şefine. ''bak abi sana yardım ediyorum'' der. orkestra şefi memnun tabi. küçük küçük köleleri vardır düğün boyunca bu işi yapan. paralar konulur küçük valiz benzeri bir çantaya.
sıra misafirlere mesrubat ve pasta ikramına gelir ki bu en tehlikeli dakikalardır. ikram yapan garsonun kıcının dibinden ayrılmayarak olası kazalara daima sebebiyet verirler. -versene abi versene versene versene. diye herifin beynini kemirirler.
sonunda takı merasimi başlar. orkestranın solisti büyük bir ciddiyetle yapar anonsu.
-si sol la deneme
-sayın misafirler lütfen çocuklarınızı pistten alın. takı merasimine geçiyoruz.
merasim tamamlandıktan sonra çocuklar ebedi görevleri yani amacsızca AAAAAAaaaaaaaaaaaaaaaaaa diye bağıraraktan koşturmaya devam ederler. ilerleyen saatlerde ki bu genel de düğünün bitmesine 1 yada 1.5 saat kala olur, çocuklar yorgunluktan bitap düşmüş şekilde boş gazoz şişelerinin devrik olarak durduğu masalarının üzerinde uykuya dalarak fotografı daha da güzel hale getirirler.
birileri tarafından, düğünde daha enerjik olsun diye, düğünden on beş gün önce tutulmaya başlanıp, düğün başladığı anda salınıverilmiş çocuktur.
gelinin arksından, davulun arkasından, orkestranın şapkasından, düğün pastasının içinden, anne çantalarından; her yerden çıkabilir. birden fırlar ve ya ayağınıza basar, ya kıyafetinize bir şey döker, ya çorabınızı kaçırır, ya da ceketinizi yırtar.
kesinlikle düğünler için özel olarak yetiştirilmiş çocuklardır...
şahsım nazarında bu konulu bir korku filmi çevrilse, sevgililer düğünsüz evlenmeye karar vereceklerdir;
(bkz: düğün çocukları)
bir düğün ritüeli olan pist boyunca koşma ve yerlerde sürünme görevini başarıyla tamamladıktan sonra bir diğer ritüel olan kola-pasta olayına girmesi için az sonra annesi tarafından masaya davet edilecek çocuktur.
mutludur, huzurludur çünkü o bir düğün çocuğudur...