saatlerce oturup sallanan götleri izlediğiniz düğünde belki de tek keyfiniz o andır, önceleri pek bir umutla beklersin, bekledikçe tükenir tüm umutlar gelmez pasta ve limonata, gözlerin dolar, sessizce eve doğru gidersin, bir şey diyemeden uyursun. düğünler çocuk psikolojisinde büyük hasarlara yol açar.
daha kötüsü o masaya gelen tepsi dağıtılınca bir tek size kalmamış olmasıdır. bir daha o masaya uğramayacaklarını düşünüp içinizden hüzünlenirsiniz. koca masa pasta ve limonatayı afiyetle mideye indirirken siz piç gibi bakarsınız onlara. gözünüz düşünceli bir garson arar; "abi ya şu masada bir abi kaldı pasta limonata vermediğiz ben ona da götüreyim yazık çükü şişmesin o da misafir neticede!" ama öyle bir garson henüz doğmamıştır!
düğünler vardır ki ne evsahibi ne misafir statüsünde bulunursunuz. Yanlış maça gitmiş seyirci gibi farkındalığınız gerçekleşene kadar takımlar sahaya çıkmıştır. Bari maçı izleyeyim insanı kadar ümitsiz biçare oturursunuz pasta ve limonata gelmeyecek masalardan birinde.
Kız tarafının da erkek tarafının da siklemediği bir davetli olarak ihtiyaçlarınız da sizin kadar değersizdir. Bu yüzden böyle düğünleri tespit edip vurucu dakikasında olaya müdahil olup, derhal oradan ayrılmak gerekiyor. şahsen kendi muhtemel düğünümden bile tiksinen bir insan olarak en iyisi kızı kaçırmak diyorum. kaçma masraflarını bölüşmemize gerek yok. eşi dostu da strese sokmamış oluruz.
yemekli düğünlerde yemeğin gelmemesi ile aynı hissi uyandırır servisin başladığını izler masanıza gelecek ikramları beklersiniz ama suyla yetinmekle bitebilir.yan masadaki ailelerden şeker hastası olan varsa çocuklar o pastadan nasiplenir.
kafanızı hep pasta ve limonata getirilen masaya çevirirsiniz ki bulunduğunuz masadaki yoksulluğu belli edersiniz.garson da fırlama ise size sizin takdiğinizle cevap verir, sizi hiç umursamaz, baktığınızda kafasıyla selam verir gibi yapar sizi fıtık eder.
düğünün bütün anlamını yitirmesidir.
o kadar altın parası, kuaför, kıyafet filan derken gelin kadar para harcamışsındır, yaş pasta yiyip limonata da içemeyeceksek ne geziyoruz orada değil mi?