biliyorum hacım, son zamanlardaki düğün başlıkları serdar ortaç tadı vermeye başladı ama gün geçmiyor ki düğünlerde bir gariplik daha yaşamasın.
ne kadar berbat ne kadar elim bir durumdur yav bu?
olay arkadaşımın başından geçiyor, izliyoruz:
ahmet, en yakın arkadaşı olan oğuz'un düğününde oynuyor, oynuyor, öyle oynuyor ki ter artık ceketin üstüne çıkıyor. o derece yani. büyük bir coşku var. organize ediyor, teyzelere "annem gel şöyle otur" diyor, ortada balon oynayan çocuklardan makas alıyor, girişte bekleyip her gelene gülümsüyor falan. neyse takı töreni başlıyor ve ahmet kardeşimiz kapalı zarf veriyor. ancak aradan geçen 15 dakikaya ve onlarca kişiye rağmen bir allah'ın kulu daha zarf vermiyor ve ahmet kardeşimiz, sandıktan 1 oy çıkan muhtar adayı gibi hissediyor kendisini.
sonra mı?
kardeşim evleniyor ulaaaaan! nidalarıyla utancından çıkışta bir lokantada 315 tl ödüyor. yazık be.