ne tuhaf değil mi? düğünü kekolar yönetiyor. orgun başına geçmiş bir keko... damatla gelini sahneye alalım, herkesi sahneye alalım, damadın ve gelinin babasını sahneye alalım... ebenizi de alalım... hay senin ebeni!
evlenmenin önündeki en büyük engellerden birisidir. senin durumun olmasa da kimseye anlatamazsın derdini, başa geldiğimde yıkılıp yerine spor salonu yapılacak.
Ucuz deodorant kokar terle karışık. Guess-seductive koksa ben de giderdim her düğüne.
Edit: jagler deo kullanan bir bey ya da emotion kullanan bir hanım eksimi vermiş. Üzdün.
Birader bırakın salonu malonu. Bizim orada düğünlerin bir kısmı köyde kır düğünü şeklinde geçiyor. Böylesi bence çok çok daha iyi. Düğününüzü açık alanda yapın, bunun birçok yararını göreceksiniz. Mesela ; isteyen istediği gibi sigarasını içebilir ve kimse rahatsız olmaz, olamaz .Açık hava zaten. Pasta , yemek vs. dağılımı daha pratik ve kolay oluyor kır/köy düğünlerinde. Boş verin düğün salonlarını , yapın kır düğününü!
eğer evinize 100m mesafedeyse her gece canlı müzik dinlersiniz. ama ne müzik, kalbimin tek sahibineden başlar, ankaranın bağları, fidayda, kasap havası, bakkal havası, bilmemne havası vs.
edit: şimdi de hayatı tesbih yapmış sallıyormuşsun çalıyo assdgfhjkladfd
boyalı meyve suyu, iğrenç pasta, terli ve suratları boyalı kadınlar, oynayanları kesen dayılar, mal mal etrafta koşuşturan çocuklar, gizli gizli kesişen uzaktan akraba iki genç, sigara kaçamağına kapı önüne çıkmış gençler, bonzai kafasındaki org çalan adam, oyun pistinde yardırmış gelin, gerdeği düşünen damat.
konya'da fellik fellik düğün salonu aramaktayım. hem bayram arkası olması , hem de tam mevsimi olması nedeni ile beğendiğin yerden yer ayırtabilmek imkansız gibi bir şey.
destina düğün salonu ve gülüm düğün salonu arasında kaldım. eşe dosta göre ve web sitesinden aldığım imaja göre http://destinadugunsalonu.com/ burası daha bir uygun geliyor. konya'lı görmüş , geçirmiş arkadaşlardan tavsiyeleri bekliyorum.
klişedir. ne yazık ki neredeyse hepsi aynı konseptle hizmet verirler. ne bir köy düğününün samimiliği vardır ne de şehir düğünü gibidir burda yapılan düğünler. işte arada derede kalmıştır. şarkıcısı bile popu arabesk gibi söyler. onda da detone olur. yani evlenecek kişilerin boşuna para gömdükleri mekanlardır. *
kimi zaman hem nikahın hem düğünün kimi zamanda sadece düğünün tertiplendiği gelin-damat, pasta-kola, masa-sandalye, piyanist şantör, kameraman ve halay başının standart bulunduğu mekan.
bazı salon işletmecilerinin işi ileriye götürerek kuaför, araba-salon süslemesi ve stüdyo foto çekimleri için aracı olmaktan geri kalmadıkları görülmektedir.
hani çin işkencesi varya işte buda türk işkencesi. sen tut 400 kişiyi popo kadar salona tık ver coşkuyu orga ankara misket birazda cimilli ibo, limonata eskidendi, şimdi özge diye pastörize meyva suları çıktı en ucuzundan birde kalmış pastalar ufakta bir pist ölümüne daracık alanda göbek atan adamlar, kadınlar halayın ortasına giren uşaklar bangır bangır müzik ve bitmek tükenmek bilmez takı merasimi o ne saçma bir durum iki insan dikiliyor orgun önüne bekliyorki çeyrekler 20 likler gelsin tamam hediyedir ama çok itici hele yazın klima yoksa bitik bir durum nefessiz eskiden birde sigara dumanı vardı. Allaha şükür dumansız hava sahası çıktı rabbim devletimize zeval vermesin. efendim hasılı yapmayın, yazın düğün salonlarını kullanmayın tamam uygun fiyatlı, dar gelirliyiz birazda, pintiyiz ama kapının önüne atın o orgu, kolonları daha iyi püfür püfür yapın eğlencenizi.
bayat basta ve bozuk limonata kokusunu derinden hissedeceğiniz ender mekanlardandır. saçma müziklerin, gereksiz çocuk zırlamalarının ve oynamaya zorlayan hanım teyze çığlıklarının, kişiyi hayattan soğutması muhtemeldir. bu tür düğünlerde alkol de olmayacağından, cepte taşınan mini vodka şişesinden medet umulur. **