getirdiği altına göre ucuz pasta bulunca beğenmeyen davetlidir.
biraz da haklı gibidir. madem bir kere evleniyorsun şöyle iyisinden bir pasta yaptırsana kardeşim.
düğünün amacının "pasta yemek" olduğunu zanneden kişi ya da kişilerdir.
çoğunlukla sırf pastayla kalmaz, ikram edilen lokumu, şekeri, limonatayı da eleştirirler. hatta masalarında oturup, uzaktan uzaktan piste çıkıp danseden, göbek atan, halay çeken kişilere de sıçrar bu eleştiri fırtınası.
düğün boyunca dedikodu yaparlar oturdukları masadan piste doğru. bu esnada masalarında bulunan çekirdekleri çitlerler. gelinin gelinliğini beğenmezler, ya da damat beyin kel oluşu onları yakından alakadar eder.
gecenin sonuna doğru, takı merasimi esnasında da bir çeyrek takarlar, ya da hiç takmazlar. düğün sahibi aileden biriyle muhatap olurken de öyle memnun, öyle içten, öyle samimi hareketler sergilerler ki, gören de zanneder ki, az önceki pastadan, damadın kelliğine kadar uzanan dedikodu/eleştiri zincirini onlar oluşturmamıştır.
meyve sularının da sidik gibi olduğunu iddia eden bu zihniyet gelin ve damadın en güzel günlerinde çeşitli kusurlarını aramak için oradadır. kıskanç bir komşudur belki. gönül yarasına sahip damatta ya da gelinde gözü olan biri de olabilir. gelinin boyunun damada göre kısa olduğu, damadın akrabalarının az takı taktığı, salonun masa örtülerinin kirli olduğu gibi daha pek çok ince detayla ilgilenir. belki de kendisinin düğünü bile olmamış kaçarak imam nikahıyla evlendiği için daima onun ezikliğini hissetmektedir.
dügün pastasını begenenlerden katbekat fazla olan davetlidir.dügün pastalarının ne kdar igrenc oldugu kabul görmüs bir gercektir.dügün sahibi de bilir bunu.dügün pastası konusunda yapılması gereken sey zehirlenmeyecek kadar yemektir,dügün sahiplerine göstere göstere.