romantik bir adam= sevgilimin yorganı olmak isterdim. her gece bana sarılıp uyusun.
abaza adam= sevgilim iç çamaşırı olmak isterdim. her an vajina ve memesini göreyim.
deniz olmak isterdim.
içimde hiç bir pislik barındırmamak, kızdığımda delicesine dalgalanmak,savurmak herşeyi.
kimsenin vazgeçemeyeceği deniz..
kavgalara, mutluluklara, acılara şahit olmak.
içinizi anlam veremediğiniz bir huzurla kaplamak..
deniz olmak isterdim...
sonsuz ve derin. hava benim ruh halim olurdu
o gün kötüyse dalgalar yerinde durmasın atayım herşeyi kıyıya vurayım sertçe sinirimi çıkarana dek.. güneşli ve güzel günlerde sakin uslu bir çocuk gibi olayım.
deniz olmak sterdim...
murathan munganın şiirini okuduktan sonra nezdimde anlam kazanmış durumdur.
"Suyu boşalmış bir havuz, fişten çekilmiş bir alet kadar tehlikesiz
Bakınıp dururken duvarlara
Boş bir çuval gibi, çalmayan bir org gibi, plastik bir çicek,
Unutulmuş bir oyuncak, eski bir çerçeve gibi, hani,
Unutsam eşyanın gürültüsünü, nesnelerin dünyasında
Kendime bir yer bulsam, dediğimiz zamanlar gibi."
dünyaya cansız bir varlık olarak gelinse ne olur ki, onunda gideceği yer eninde sonunda çöp tenekesidir. mesela diyelimki dünyaya südyen olarak geldiniz. en kalitesi bile olmuş olsa, en düzgün şartlarda yıkanıp yıpranmasa, en güzel pürüzsüz tenlerden bile geçse gün gelecek birgün kopçaları kopup, lastikleri gevşeyecek. artık vakti geldi diye sahibi tarafından çöp tenekesine atılacak. yani her canlı birgün ölümü tadacak ise, her cansız varlığın da gideceği yer çöp tenekesidir.