dünyaya ağlayarak gelen bebek

entry2 galeri0
    1.
  1. bu bebek aslında hepimiziz. göbek kordonum-uz kesilmişti. hemşirenin yada ebenin elinden ilk tokadı yediğimizde, anlamışız hayatın mutsuzluk olduğunu. bir çok mücadele, bir çok hüzün, acı, elem, dert ve keder...

    annelerimizin kucağına ilk verildiğimiz an... dükkanımızı hemen anlamıştık. hani şu dönüp, dolaşıp geleceğimiz dükkan. ister tilki olacaktık, ister çakal, ister süt dökmüş kedi...

    hayatı öğrendik; yavaş yavaş. açlık için de ağladık, üşümemek için de... ne de olsa ağlamayana bir şey veren yoktu. keşke karnını doyurmakla kalsaydı bütün mücadele. büyüdükçe neleri kendimize dert edinecek-tik. bir bilseydik emzik için ağlamaz-dık herhalde.

    bütün masumiyetimizle uyurken, ne severlerdi bizi. büyüdükçe ya masumiyetimizi kaybettik, yada o kadar sevimli değiliz artık. var olmamız yetiyordu. insan olmak yetiyordu. düşüncesi, felsefesi, bakış açısı ne olursa olsun herkes seviyordu bebekleri. nereden bilebilirdik bir gün büyüyünce; sınıflandırılıp, bir keseye konulmaya çalışılıp, taraf yapılıp, ayrımlara uğrayıp öyle değerlendireleceğimizi. var olmak yetmeyecekti. bir şeyler olmamız gerekiyordu. sağcı, solcu, alevi, Sünni, mini etekli kız, küpe takan erkek, yobaz, teşhirci, rapçi, apaçi... bir şekilde bir kılıfa uygun görülecek-tik. insan olmak yeterli olmayacaktı. bir bilseydik doğmaz-dık herhalde.

    vesselam...
    2 ...
  2. 2.
  3. ilk aldığı oksijen ciğerlerini yaktığı için ağlar. hayatın kötü olduğunu anladığı için ağlamaz atmasyona luzum yok.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük