foucault'ya göre bütün bütüncül kuramlar, bütüncül düşünme araştırmaya engeldir. belli bir kuram üzerinde sabit kalmak, senin bir şeyler üretebilmeni daha düşünce seviyesinde dahi engeller. ideoloji, daima doğru diye görülen şeye karşıttır. Kendi başlarına ne doğru, ne yanlış olan, söylemlerin içinde çıkan doğruluk etkilerinin nasıl üretildiği önemlidir. ideolojiye öncelik veren çözümlemeler sorunludur. yalnızca Klasik felsefe sayesinde var olabilen bir özneyi öngörürler. oysa önemli olan insanı değil, insan ilişkilerini anlamaktır ve öyle bir ağdır ki yumak olmuştur. ideoloji, kendi temeline dayalı işleyen bir şeye göre ikincil konumdadır. iktidarı iktidar yapan, (ki bu siyasi yönetici değil, hakim olan felsefedir) sürekli hayır diyen bir gücü kullanması değil, bir "şey"leri üretmesidir. Hazzı azaltırken, bilgi biçimleri ile söylemleri üretir.
buraya kadar hep entel entel gittik. kısacası anam babam, bu kafayı değiştirin. yeni aldığınız kafa da eskidiği anda değiştirin. üretin. ve hatta benim sözlerim bilimle çelişirse, bilimi seçin.
