acınılası insan grubudur. oldu olacak inzivaya çekilip hayattan kopması gerektiğine inandığım tiplerdir, o şekilde insanlarla dialog kurup günaha da girmezler. bu dünyaya ne kazandırdıklarını merak etmemek elde değil. insan bugün ölecekmiş gibi hazırlık yapmalı; hiç ölmeyecekmiş gibi dünya için çalışmalıdır.
bence hiç mahzuru yoktur. dileyen istediğine inanabilir (cem yılmazın tabiri ile krem peynire bile tapabilir) ve bu inancını hayatının eksenine koyabilir, bunda da sakınca yok. neticede sistematik bir dünya idealinde olan her din ve siyasi akım, insanları disipline eder. ama din dediğimiz olgu yorumlarla şekillenmiştir. bu yorumlardan kimisi bir başka insanın özgürlüğüne müdahaleye sebep olabilmektedir. sorun da buradan çıkmaktadır. kendi ekseninde kalmayıp diğer insanların eksenine giren her yaşamsal form, karşısında bir anti tezi de doğurmakta ve çatışmalar çıkmaktadır. peki hayatın her noktasını sistematize etmek idealindeki bir din, nasıl olur da sadece bir bünyenin ekseninde kalabilir? bu soruyu çözmek çok zordur. o yüzden hiçbir din ve siyasi akım bir tek insanın eksenine oturmaz, diğer insanlara da müdahale eder. mesala bir örnek verecek olursak, lekum dinikum veliye din (sizin dininiz size benim dinim bana) ayetiyle fikir özgürlüğünün çerçevesi çizilmiştir. yani burada kendi ekseninde kal, başka eksenlere müdahale etme denirken, emr-i bil maruf nehy-i anil münker (iyiyi emretme, kötüden uzak tutma) ayeti ile diğer insanların eksenlerine müdahale etmek söz konusudur. şimdi koca islam dünyasında tarihten bu yana yetişmiş onbinlerce fıkıh adamı yorumlarıyla bunu açıklamaya çalışmışlardır. kimisi müdahale et kardeşim milletin eksenine, bu yaratıcının sana verdiği hak, sen onun halifesisin diye müslümanları gaza getirirken, kimisi de başkasının inanışına dudak bükmeyi bile mekruh saymıştır. yani yorumlarla bu eksenin yörüngesi hep değişmektedir. ve bu yanlız islam dini için geçerli değildir. hristiyanlıkta da aynı durum söz konusudur (misyonerlerin seküler hristiyanlar üzerindeki psikolojik baskısı) gibi. yani kısaca dostlar, dünyası din ekseninde dönen adam yoktur. dünyamızı din ekseninde döndürmek isteyen adam vardır. ve bu her din ve siyasi görüş için aynıdır.
din demek yasam sekli demektir arkadasin bahsettigi gibi ucakta bile ayin yapmak degildir sadece dindar olmak. arkadaslar korkmayin dinini yasayan insanlardan bu kadar. dindar insanlar da eglenir, guler vs.. ayrica herkesin dunyasi dini ekseninde doner zaten. adam ateist se ateizmin etrafinda doner dunyasi.. yahudiyse oyle her ne "...izm" e mensupsa ister istemez dumyasi o ..izm etrafinda donecektir. fitrat boyle.
bu durumu kendisi ifade etmediği sürece normaldir. sadece kendisini bağlar. ama bakın benim eksenime diyorsa o zaman denizde yüzüp susuz kalma ihtimali yüksektir. allah onu düzlemine oturtsun.