herkesin yaşadığı yerdir. türkiye'nin en güzel şehirleri arasında gösterilen istanbul'a ilk ziyaretimi yaptım bir kaç ay evvel. standartları oldukça yüksek, boğaz manzarası harika, ortaköy'de kumpir yemenin tadı bir başka... evet güzel şehir ama bana göre donuk bir şehir. benim kıçı boklu, kurak, sade anadolu şehrim gönlümde bin basar bu kalabalık şehre. kendi şehrimin havası suyu bir başka, gözyaşlarımın döküldüğü tenha sokaklar; yaz akşamlarında yakan top, saklambaç oynadığımız, çocukluğumun geçtiği mahalle; otobüsün arkasından koştuğumuz cadde; dünya kadar yaşanmışlık var bu şehirde. sevgilimin baş harfi şeklinde taşları sökülmüş kaldırımı; başkasına anlamsız hatta çirkin gelirken beni gülümsetiyor. başka şehirlerdeki güzellik; benim için kuru bir güzelliktir, aşık etmez kendine. ruhumun hapsolduğu, yaşadığım şehir; belki dünyanın en kötü şehridir fakat "benim" dünyamın en güzel şehridir.
dünya nın abartısız en güzel mutfağına, kilise ve caminin yan yana bulunabileceği düzeyde hoşgörü ve sevgi ortamına, mitolojilere bile konu olmuş tarihi yapılara sahip, medeniyetler başkenti olarak bilinen şehrimiz.