kel camia arasında yaygın bir söylem değildir. ancak yaygınlaştırılması gerekmektedir. "kel" kelimesi toplumda hakaret sözcüğü haline gelmiş, keller mağdur edilmiştir. öyle ki türk ceza kanunu'nun 125. maddesi uyarınca bir kişiye "kel" kelimesiyle hitap etmek suçtur.* görüldüğü gibi keller ve kellik adeta yok sayılmakta, kel olmak sanki aşağılık bir şeymiş gibi kabul görmektedir. bunun sonucunda da keller toplumdan dışlanmaktadırlar.
peki ne yapılmalıdır?
keller birleşmelidir. hep beraber milyonlarca kel, kafalarından yansıttıkları güneş ışınlarıyla dünyamıza nur gibi doğup, kel devrimini başlatabilirler. sonrasında tüm dünya üzerinde bir kel diktatörlüğü kurulsa, dünyadaki herkes eşit saç seviyesine sahip olsa, keller ayrım görmese ne güzel olmaz mı? rejime muhalefet edip, saçını kazıtmamak için dağlara çıkanlar, yeraltına inenler olacaktır muhakkak. ancak büyük yoldaş elma armut kel mahmut'un "kel kafadan yansıyan ışık öyle bir ışıktır ki, onun karşısında zincirler erir, taç ,ve tahtlar batar yok olur" sözünden güç alan kel orduları, bu asileri yakalayıp kelleştirmekte sıkıntı çekmeyeceklerdir.