türkiye olarak bilinir.şöyle bir gerçek vardır ki türk milleti kadar zeki olan bir millet yoktur.elin avrupalılarında her birey bir kitap alırken,türkiye de bir kişi bir kitap alıyor ve onu herkes okuyor,ekonomik durumu olmayan türklere göre kitap lüks geldiği için böyle bir yola başvuruluyor,gayet mantıklı..
kitap pahalı, vakit yok, vs vs. ama gerçek şu ki okumayı sevmiyoruz. çene çalmak, dedikodu yapmak, boş atıp dolu tutmak, memleket kurtarmak gibi daha sosyal alışkanlıklarımız var çünkü.
japonya'da kişi başına düşen kitap sayısı 10 civarı
fransa'da kişi başına düşen kitap sayısı 9 civarı
iran'da kişi başına düşen kitap sayısı 7 civarı
türkiye'de kitap başına düşen kişi sayısı 6 civarı
türkiye değildir o öyle gibi gözüksede yanlıştır.türkiyede kitap satışı azdır çünkü çoğu okuyan kaçak kitap alıyor,alınan kaçak kitaplar elden ele dolaşıyor o yüzden yoksa bizden çok kitap okuyan.
utanç verici durumlarda hemen "türkiye'yi küçültmek isteyenlerin oyunu" diye komik bir savunmaya geçilse de,dünyadaki en okumayan halk türkiyelilerdir.
bunu sadece yılda satılan kitap ve gazeteye göre düşünmeyin örnek vermek gerekirse kitap satın alan biri ödünç verdiği kitabı el el dolaştırarak 3 4 kişinin okumasını sağlayabiliyor bir berber dükkanına veya kahvehanelere alınan gazeteleri günde onlarca insan okuyor. diğer gelişmiş ülkelerden farkımız herkez kendine günlük bir gazete almıyor veya güncel kitapları herkez edinmiyor olabilir.