bundan en ufak bir kuşku duyulmamalıdır, amaç bunları unutturmak, değersizleştirmek, gözlerdeki imajını zedelemektir. çok planlı, programlı ve bilinçli bir politikadır bu. 23 nisanların birinde kazık kadar herifin birini oturttular misal koltuklardan birine. öyle öyle başlıyor bu işler, değersizleştirerek, anlamını bozarak, alay ederek.
türk halkı, türk gençliği yapılan her uygulama karşısında sessiz kalıp, günlük kaygıları milli duygularının önüne koyarsa başımıza gelecek olan durumdur.
sessizce, hiç ummadık anlarda ortaya atılan milli bayramları kutlamama kararlarına duyulan tepkidir. fakat her şey söylemekle olmuyor. bu ülke hala demokratik bir ülke ve bu kararlarına gösterilen tepkiler yargıyla birleşince söyleyecek söz kalmıyor. evet belki bir zamanlar hepimiz bu kutlamalardan kaçmak için bahaneler üretiyorduk fakat kişi kendini bilmeye başladığı zaman düşünceleri de değişiyor, olgunlaşıyor. bu tip kutlanalar hem milli bilinci uyandırıyor hem de gösterilerle eğlendiriyor.
milli bayramlarımızın elimizden alınmasına bir tepkidir. alınamaz kimse bayramını kutsalını vermez. dün de 29 ekimi 19 mayısı 23 nisanı kutluyorduk bugünde yarında aynı çoşku ve şerefle kutlayacağız.
ilk başta akıl karıştıran, mantık hatası varmış gibi görünen bir başlık olsa da; 29 ekim'de depremi, terörü bahane ederek kutlanmasının engellenmeye çalışılması, 19 mayıs için gençler yoruluyor hastalanıyor gibi saçma bahanelerle 19 mayısı katletmeye çalışan zihniyetten söz eden başlıktır. 23 nisan'ı nasıl oldu da atladılar akıl sır erdiremiyorum hala. radyoma dokunma, başörtüme dokunma onuma dokunma, bunuma dokunma diye bin tane şeye dokundurtmadık, dokundurtmadılar. şimdi de milli bayramıma dokunma.
edit: (bkz: milli bayramıma dokunma).