bir toplumun şivesini esas alarak o toplumla dalga geçme girişimi.
allahtan ki kürtlerin büyük kısmı aklıselim sahibi insanlar da böyle dalgaların türk halkının genel eğilimini yansıtmadığını çok iyi biliyorlar.
türklerin dünyanın belki de ırkçılıktan uzak tek milleti olduğunu da çok iyi biliyorlar.
türk faşistiyle kürt faşistinin aynı ağacın dalları olduğunu bilmeyen kalmadı zaten.
devlet dediği şeyi ahırında beslediği eşek gibi sanan kürdün söylemidir. canı isteyecek gidip o eşeği sikecek, canı isteyecek sırtına vuracak yükü, canı isteyecek gidip dövecek, ama eşek yeter artık sokarım böyle işe deyip ısırdımı, çifte attımı vay babom bu eşek faşist çıktı, biz kürtleri hep eziyor diyecek...
imkan, iş, yollar, altyapı v.s. bakımından karadenizin doğudan eksiği var fazlası yoktur ama yine de karadenizden böyle bir seda duyamazsınız. misal turist ömer diye bağırsan ayhan ışığın arkasından dönüp bakmaz. bunlar garip şeyler işte sinema!
devlet güvence sağlamayacak'da kim sağlayacak şeklinde sorgulatandır.
devlet niye var amk.
artislik yapıp insan hakları evrensel beyannamesini imzalayıp taraf olmayı biliyorsa bi devlet mesela * şu hakları da mutlak suretle güvence altına almak zorundadır. nasıl ki apartman yöneticisi bozulan otomatiği tamir ettirmek binanın temiz olmasını sağlamak vs. gibi amaçlarla bu işe başvuruyorsa, devlette ülkesde yaşayan vatandaşlarının(vatandaşyurttaş konusunu ayrıca tartışabilirim) devlet bir iştir. Hadi biraz araştırma yapalım. Antik yunan'a geldiğinde tamamdır bu iş.
şu sıralar bolca duycağımız söz öbeği. pkkya para verceklerine gidip ambulans,itfaiye almazlar,iş makinelerini polisin üzerine sürerler sonra neden yok diye ağlarlar...
biraz önce van'dan canlı yayın yaptılar. insanların bağrışları filan vardı.
bir tane vatandaş artık ne vatandaşıysa dedi ki:
'burda başka bi olayhh olsağğ bisürü kişi doplanmışdı. ama şinci depremde insanlar can çekişiyi kimse gelmiyi'
başka olay dediği de terör olayı şehit olayı filan.. nasıl bir düşünceyse.. o; o tarz düşünürse ben bunlara insacıl yaklaşmam kimse kusura bakmasın.
ben 1999 depreminde de uzun zaman kimseyi görmedim yardım kuruluşu olarak. her boku devlete atan tipsin sen işte. ona buna bok atacağına nefesini boşuna harcıyacağına sen de git yardım et.
çünkü biz yardım ekiplerini beklemeden yardıma koşmuştuk ve kimseye devlete polise itfaiyeye ambulansa bok atmadık.
biliyorduk ki onlar da depremden etkilendi. polis binası yıkılmış mesala.
yakınacağına yardım etmeye çalış.
böyle insanları görünce müstehak diyorum ama neyse...
ülkede sıkıntılar yaşayan binlerca "farklı" insanımızın söylemediği, söylemeyeceği sözdür. karadeniz' de, iç anadolu' da bunun onlarca örneği de var zaten.
bir televizyon programında hakkariye gösteriyordu, 10-12 yaşında bir kız çocuğuna sordu spiker:
"Ne istersin gelecekten, ne olmak istiyorsun, tv başında ki seyircilere ne söylemek istersin".
Çocuk ayağında ki terliğini çıkardı, kameraya tuttu ve şöyle dedi:
-Devlet bize terlik versin.
Gayet samimi idi. Anladım ki bu insanlar hiçbirşeye çalışarak sahip olabileceklerine inanmıyorlar.
Edit:imla hatası
insanların konuşmalarıyla bu şekilde dalga geçilerek devlete yardım ediliyor. devlet herkese yardım edecek, sadece kendisi yemeyecek, herkese yedirecek.