29 yaşında hayata veda etmiştir. kanlı bir hükümdardır ancak osmanlı'yı yeniçeri ve kösem sultan rezaletinden kısa süreli kurtarmıştır.
bağdattayken bir hint sefiri hiçbir kılıcın yaramayacağı bir kalkan hediye eder bunun üzerine kılıcıyla kalkanı ortadan ikiye ayırır. bir askeri atıyla birlikte ortadan ayırdığı da söylenmektedir. üç kişinin kaldırabileceği bir ağacı tek başına kaldırtmıştır.
esrar, tütün ve içkinin yeniçerilere verdiği zararı ve sapıtmalarını gayet iyi bilmektedir. çıkan bir yangının nedeninin tütün olduğunu öğrenmesi üzerine fırsat bu fırsat hesabı hepsini yasaklamıştır ki bir doktorun yanında sağlık amaçlı afyon bulundurması üzerine, doktor bunun yararlı olduğunu söylediğinde afyonun hepsini doktora içirterek öldürmüştür.
o dönemde çok kanlı bir hükümdar da olsa deli ibrahim'den de, dördüncü mehmet'ten de, deli mustafa'dan da iyidir.
hakkındaki içkiciydi, serkeşti sözleri tarihi belgelerle bir türlü belegelenememiş osmanlı padişahı. tarihi belgelere baktığımızda sert mizaçlı, tarikat ehli dindar bir padişah olduğunu görürüz. gençlik yıllarında yeniçerilerin padişahlara karşı sergiledikleri tutumu görünce saf rolüne yatmış ve kendisini padişah seçtirmiştir. padişahlığının ilk yıllarını anasının sözünden çıkmayan ana kuzusu modunda geçirdikten sonra yeniçerinin çok sevdiği sadrazamı görevden alarak ilk meydan savaşını başlatmıştır. tabii olaya çok kızan yeniçeri kol ağaları ve anası kösem sultanın da desteğini alarak sultan murat'ın üzerine hücum etmişlerdir.
topkapı sarayında bir gün iki gece devam eden olaylar sonucunda ilk küçük çaplı katliamını yaparak isyancı bütün yeniçeri kolağalarını kesip biçip ocağa iade etmiştir. bunun üzerine yeniçeri ocağında kendisine karşı büyük bir korku ve saygı havası oluşmuştur. lakin dördüncü murad bununla yetinmeyip bir gece ansızın yardımcılarıyla birlikte ocağın içine dalarak yeniçeri ocağının tüm karizmasını yerle bir etmiştir. bu baskın sırasında ocak içinde bektaşilik tarikatının, içki ve afyon kullanımının çok yaygın olduğunu farkedince hemen bir fetva yayınlatarak önce tüm istanbulda sonra tüm imparatorluk sınırları dahilince içki, tütün, afyon ve türevlerini yasaklamıştır.
otoritesini acı bir şekilde kabul ettiren dördüncü murad olaylardan bir hafta sonra bütün yeniçeri ocağı ve devlet-i aliyi osmaniye'nin tüm ileri gelen bürokratik cemaatini bugün ki gülhane parkına toplayarak çok veciz bir konuşma yapmış ve orada hazır bulunan herkesin kendisine kayıtsız şartsız biat etmesini sağlamıştır. bu biat'tan sonra osmanlı imparatoluğunda dördüncü murad han'ın ölümüne kadar hemen hiçbir iç karışıklık yaşanmamıştır.
hakkında bir çok şehir efsanesi olsa da iran elçisinin anılarında kendisi hakkında anlattığı kayda değer bir olay vardır. iran elçisi son derece kalabalık bir kadroyla kendisini ziyarete gelir ve iran şah'ının hediyelerini kendisine sunar. heyetin beraberinde çok da güçlü bir iran pehlivanı da vardır. heyet bir çok hediye sunar ama dördüncü murad'ın fiziksel gücünü çok merak eden iran şahının bilhassa gönderdiği 3 adet iran zırhı vardır. iran elçisi dördüncü murad han'a "bu zırh yeryüzündeki en güçlü zırhtır" diyerek beraberinde getirdiği pehlivana "hadi göster gücünü" der. iran pehlivanı zırhı alır eğer büker bir şekilde zırhı hafifçe yamultur. dördüncü murad han zırhı çok beğenir. "gerçekten çok güçlü bir zırhmış" der ve bir osmanlı yeniçerisine işaret eder ve "al şu ikinci zırhı gücünü bir göster" der. yeniçeri ikinci zırhı alır eğer büker ve iran pehlivanı kadar güçlü olduğunu ispat eder. bunun üzerine dördüncü murad han yerinden kalkar ve üçüncü zırhı alır, eğer büker ve hallaç pamuğu gibi paramparça eder ve iran elçisine dönerek "bu zırhı al şahına götür sakın benim gücümü sınamaya kalkmasın" der. (bu zırhlardan biri şu an hala topkapı sarayında sergilenmektedir).
28 yaş gibi çok genç yaşta vefat etmiştir. hakkında necip fazıl'ın kaleme aldığı eser dikkate değerdir. ne kadar dindar ve ne kadar güçlü olduğuna dair bir çok tarihi bilgi orada bulunabilir.
daima idmanlı bir padişahtı. yay getirirlerdi çekerdi, ciritleri çok uzağa fırlatırdı. 200 okkalık gürz ile antreman yaptığı, silahdarına has odada bileğiyle tur attırdığı biliniyor. iran elçisinin tüfek, kılıç işlemez methiyesiyle getirdiği kalkanı delişine şöyle bir not düşüyor tarih;
"fil kulağından yapılmış bir siper ki gergedan postu kaplanmış idi. tüfenk ve kılıç kâr etmez itikadı ile getürülmüş idi. eli kuvvetli padişah hazretlerine her hususta büyük işler hiç gibi gelmişdür. pehlivanca kuvvetini göstermek içün mızrak istedi. siperi meydana kodular. bazu kuvvetiyle ana öyle bir mızrak urdu ki, delip öte tarafından göründü." - naima -
çok küçük yaşta padişah olmuştur. bu yüzden bir müddet devlet işlerine bakamamıştır. genç osman zamanındaki benzeri ayaklanmayı ustalıkla bastırmıştır. devlet işlerine çok hakim bir padişahtı.. ayrıca iyi bir bestekardı. tahta çıktığında devlet hazinesi bomboştu. bıraktığında ise dopdolu... 28 yaşındayken vefat etmiştir.
rivayete göre -sebebi kesin bilinmemekle birlikte- kendisini hicvettiği için şair nef'iyi boğdurarak öldürtmüştür.
edit:öldürtülmesine neden olan şiir için (#1634390)
Annesi Anastasia isimli Bosnali bir Rum Papazinin kiziydi .11 yasinda tahta cikmis, 10 sene boyunca annesinin ulkeyi yonetmesine seyirci kalmis , son yedi senesinde ulkeyi tek basina yonetmistir .Sadece baskent Istanbul' da 100 bin kisiyi oldurttugu soylenir . Kahve , tutun yada sarap ictigi gerekcesiyle Anadolu'da oldurulen yuzbinlerce Anadolu Turk'unu hic saymiyoruz . Bir eglence gecesinde icki sofrasinin basinda aniden sancilanarak olmesine bakilirsa zehirlenerek oldurulmustur .
nasil olursaniz oyle yonetilirsiniz kaidesince yavuz sultan selim gibi sert bir yonetim tutumu icerisinde olmustur. o donemde siki bir yonetim uygulamasa devletin geleceginin tehlikeye girecegini gordugu icin bu sekilde bir tutum sergilemistir.
iran şahının kendisine gönderdiği ve o devrin hiçbir silahının delemeyeceğini iddia ettiği fil derisi zırhı, attığı mızrakla delerek iran şahına geri gönderen güçlü ,kudretli bir osmanlı padişahı..
I. Ahmet ve Kösem Sultan'ın oğlu olan IV. Murat, 27 temmuz 1612'de doğdu. iyi bir tahsil gördü. Küçük yaşta padişah olarak 1623-1640 yılları arasında 17 yıl tahtta kaldı.
Sultan IV. Murat'ın saltanatını iki devreye ayırmak mümkündür. Henüz 11 yaşındayken tahta geçtiğinden devlet işleri büyük ölçüde annesi Kösem Sultan'ın elinde yürümekteydi.
Delikanlılık çağında idareyi bizzat ele aldıktan sonra şiddet yolu ile zorbaları bastırdı, tekrar devlet hakimiyetini kurdu. Tütün yasağı bahanesiyle kahvehanelerde toplanan zorba takımını sindirdi, şiddetli ceza ve idamlarla tekrar idari ve adli nizamı yarattı.
Tahta geçtiğinde ülkede siyasi ve ekonomik sorunlar çok ağırlaşmış, Anadolu ve Rumeli'de isyancılar etkin duruma geçmişti. Bu dönemde Bağdat Valisi Yusuf Paşa'ydı. Ancak bu bölgenin idaresi zenginliği ile ünlü Subaşı Bekir'in elindeydi.
idareyi zorla ele geçirmeye çalışan Subaşı Bekir ve Abaza Mehmed Paşa ayaklandı. Vali olmak istediğini bildiren Bekir Subaşı'ya Osmanlı Devleti vali olduğuna ilişkin emirnameyi gönderdi.
Safevi Devleti'nden de daha önce yardım isteyen Subaşı Bekir, Osmanlı Devleti tarafından vali atanınca kendine yardım etmek amacıyla çağırdığı iran askerlerini kovdu. Bu durumdan yararlanmaya çalışan Şah Abbas Bağdat'ı işgal etti.
17 yıl sürecek savaş başladığında IV. Murat daha çocuk yaştaydı. Bu yüzden savaşın ilk yıllarında iran büyük başarılar elde etti. ilerleyen yıllarda Sultan Murat iç isyanları nispeten kontrol altına aldı ve saray içinde düzenlemeler yaptı.
iran meselesine de büyük önem veriyordu. Revan'a sefer kararı aldı ve Üsküdar'daki ordugaha geçti. Eskiden beri bozuk olan sefer düzenini eski haline döndürmek için dikkatli davranıyor, askerin kanunsuz hareketlerini hoş karşılamıyor, hemen ceza veriyordu.
Sefere çıkan Sultan Murat, Konya'da bulunan Mevlana türbesini ziyaret etti. Bayburt'a geldiğinde Sadrazam tarafında karşılandı. Erzurum'da 30 bin asker bıraktıktan sonra 100 bin askerle Revan üzerine yürüdü.
iran ordusu çekilmeye başladı. Revan'ı alan Osmanlı, Aras Nehri boyunca ilerleyerek, eylül 1635'de Tebriz'i geri aldı. Ancak kışa girilmesi ve Sultan'ın hastalığı dolayısıyla istanbul'a geri dönüldü. Bundan yararlanan iran bölgede yeni işgallere başladı.
Sultan IV. Murat, iran'ın doğuda yeni işgallere başlaması ve büyük güçlükle geri alınan Revan'ın kaybedilmesi üzerine, yeniden Bağdat Seferi'ne çıkmaya karar verdi.
Osmanlı ordusu istanbul'dan hareketinin 197'nci günü olan 16 kasım 1638'de Bağdat'a geldi. 37 günlük kuşatma ve çarpışmalardan sonra Sultan Murat, genel saldırıya geçilmesine karar verdi. Sabah erkenden başlayan hücum sonunda kale teslim oldu.
Yapılan Kasr-ı Şirin Antlaşması'yla Azerbaycan ve Revan Safevilerde, Bağdat Osmanlılarda kaldı. iki ülke arasındaki Zağros Dağları sınır kabul edildi. Bugünkü Türk-iran sınırı büyük ölçüde bu antlaşmayla çizilen sınır esasına dayanır.
Bu antlaşmayla 14 yıl 11 ay önce bir ihanet sebebiyle Safevilere geçen Bağdat, artık kesin olarak Osmanlı idaresine geçti. Sultan IV. Murad bu zaferden sonra Bağdat Fatihi diye anıldı.
Sultan Murat döneminin önemli olaylarından biri de Hezarfen Ahmed Çelebi'nin Galata Kulesi'nden Üsküdar'a uçmasıydı. 7 şubat 1640'ta, 28 yaşındayken niksir hastalığından dolayı vefat etti. Dört erkek, altı kız çocuk sahibiydi.
Alkol ve tütün mamülleri kullanımını yasaklayan ve tebdil-i kıyafet ile istanbul'u teftişe çıkan, fiziksel gücüyle nam salmış Osmanlı padişahı. Gel gör ki kendisi bir alkol ve sigara bağımlısı idi. (bkz: çelişkili söylemlerde bulunmak). Kösem Sultan'ın da oğlu olur kendisi.