Duygusal patlamalar geçirmelerle son bulacak durum. Kimse duygusuz değildir. insanız çünkü dogamızda var. Fakat bazıları içine çok atar ve bizde onları duygusuz diye nitelendiririz.
Gıpta ettiğim ruh hali. insanı insan yapan şey zaten duygularıdır.ve en nefret ettiğim şey duyarsızlık. Yakın zamanda böyle birine dönüşücem hayırlısıyla.
imkansızdır. insanlar duyguları olmadan yaşayamaz nefes dahi almazlar. duygu insanı insan yapan önemli faktörlerdendir. duygusuz hissiz biri olmayı düşünemiyorum saçma doğaya aykırı insan olmaya aykırı.
Duygusuz olma şeysi her insanın yaşantısında uğradığı duraklardan birisidir, her duygu gereksiz saçma ve tutarsız gelir. Tıpkı otururken birden anlamsızlığa düşmek gibidir, çoğunlukla anlıktır. Hiçkimse tamamen duygusuz olamaz veya kalamaz. Duygusuz olmak sanıldığı gibi iyi bir şey kesinlikle değildir. Düşüncesizlikle karıştırılmamalıdır. Hem duygusuz hem düşüncesizsen senden mutlusu olmaz. Zaten çevrendekiler senden ötürü mutlu olmaz, ama sen fark etmezsin bile(dank edene kadar). Bu duruma da iyi diyen arkadaşlar ne yaşamış merak ettim, ulan ağlayabiliyorsan ağlayabildiğine gülmelisin.
duygusal yaklasım olarak nitelendirdigin durumlarda dahi gostermen gereken eylemin mantiksal yaklasimlarla aciklanabilecek potansiyelde olabilmesine dikkat etmenle birlikte son noktaya gelinen durumdur. 'acaba olmasi gereken bu mu? boyle daha mi iyiyim ?' gibi sorulari yonelttiginde kendine verdigin cevaplarin mantiksal yaklasimla olustugunu farkettigin an bir nevi sictigin andir.
Mantığın her şeyin önüne geçmesi sonucu kişinin geldiği durum. Tecrübe olmasa da mantığı hiçbir durumda devre dışı bırakmadiginiz sürece böyle bir insan olmak kaçınılmaz.
yaşam tecrübesinin insanlara kazandırdığı en son şey. aşık olmayı bir kenara bırakın vicdan azabı bile duyulmaz bir süre sonra. insanlıktan çıkılmıştır artık, bütün insanlara nefretle bile bakamamak kalmıştır geriye. hissizdir, biraz mazoşistçe ve birazda sadistçedir. yaşamak için hiç bir neden yoktur çünkü hissedebilme gibi önemli bir özellik kaybedilmiştir.
