yaşamı boyunca melankolik yaşam tarzını benimsemiş duygusal erkeklerin şartlar yerine getirildiğinde birer ibne adayı olduklarına dair birçok kanıt bulmamız mümkündür.
doğa'nın; erkekler güçlüdür olgusunu üzerinde taşıyamayan, adeta kadın özelliklerini bünyelerinde barındırabilen zayıf, duygusal ibnelerin, duygu ağırlıklı aşk filmlerinin sonunda ağlamak gibi marifetleri saymakla bitmez. kendi cinslerine birçok aykırılıkta bulunurlar.
içlerinde bastırılmış, açığa çıkartamadıkları ibneliği ancak yeri geldiğinde büyük bir iştah ile ortaya çıkarabilirler. toplum önlerindeki en büyük engeldir.
duygusal erkekler her kadını seks olarak görmez. o yüzden onların erkeklik hormonunda bir sorun olduğu düşünülür.
toplumsal olarak "erkek" kavramını "önüne geleni siken" olarak gördüğümüz için, bu tür erkeklerin ibnelikle itham edilmesi de gayet normal bir durumdur.
ne hikmetse duygusal ve melankolik hiç bir ünlü gay yok travestiler desen piçlikte ibnelikte kimse onlarla yarışamaz. erkek eş cinsellerin sevişmesinin de ne kadar zerif ve duygusal olduğunu adeta bir kuğu çifti gibi olduklarını da bilmeyen yoktur.
Yüzyılın tespiti. Aslında ibnelikle de sınırlandırmamak gerek ve aslında mesele duygusal olmak da değil. yerine göre romantik, şefkatli ve duygusal erkekler çekici oluyorlar ama sürekli melankolik, acı çekmeye meyilli, "ühühüh sevdiğim kız beni sevmiyor, ben ne acılar çektim aslında böhühhüüüğğüüeee, durun aforizma kasıp prim yapayım bundan" kafasındaki tipler kesinlikle düzgün karakterli, aklı başında ve olgun değillerdir. Ekseriyetle balık burcudurlar.
Yeminle en nefret ettiğim insan tipi. Ötesi yok. Ağlak, bunalımlı, aşk acısı çekip duran, ilgi çekmek için aforizma kasan zavallılara tiksintiyle acıma arası bir his duyuyorum.
Kadınlara saygılı, sevdiği kadını bunaltmadan sahiplenen, arada romantik jestler yapsa da mantıklı ve kişilikli erkekler her zaman diğerlerinden bir adım önde olacaktır.
O ne öyle zır zır ağlayan erkek mi olur? Erkek dediğin çok üzüldüyse bile içine içine ağlar. Kız gibi sanki pms dönemindeymiş gibi sümküre sümküre ağlamaz. Ağlarsa erkek değildir o.
Yahu biz ağlicaz siz bizi teselli edeceksiniz. Rol değişimi yapmayalım lütfen. Rolümüzü de çalmayın! Kendi hormonal bozukluk günlerimiz bize yetiyor bir de sizinle uğraşamayız.
Ondan sonra belimi mi kırcan ayı diye şarkı yapıyorsunuz. Karar verin artık: kodu mu oturtan bel kıran erkekler mi istiyorsunuz sizinle birlikte ağlayan mı.
duygusal kadınların lezbiyenliğe yatkın olması gibi asla kesin olarak bilinemeyecek durum. bunu öğrenmek için bütün dünyayı tek nokta bırakmadan dolaşmamız gerekir ki bu imkansızdır.
