Sen
Aldırma benim halime
Sorma neden diye
Bu yalnızlığım
Bu suskunluğum
Ve bu durgunluğum
Ben bazen böyle olurum
Kendimi çaresiz, kimsesiz bulurum
Sanki bir boşluk içinde kaybolurum
Daba daba daba daba daba daba
daaaba daba daba daba daba daba daba
Bırakmaz peşimi duygular
Bazen dünya tozpembe
Bazen kızarım yok yere
Bazen gözlerim görmez
En çok sevdiğimi bile
Bazen dünden kötümser
Bazen daha iyimser
Gün olur durup dururken
Aklımdan ölümüm geçer
Ben
Belki de herkes gibiyim
Bir çare arayan
Çaresiz biriyim
Belki çok duygusal
Belki de deliyim
Bazen bir fırtına eser
Sanki başımda
Bazen çıt çıkmaz
Haykırmak gelir içimden
Duyan olmaz
Bırakmaz peşimi duygular
Bazen dünden kötümser
Bazen daha iyimser
Gün olur durup dururken
Aklımdan ölümüm geçer
dişildir. gecedir belirsizlikle, gel-gitlerle dolu. mantık barındırmaz, bencildir. rafting şampiyonlarının bile gözü yemez giriftli sularında yol almaya. zira dengeyi sağlamak akıl-mantık karasularında dolanmaya hiiç mi hiç benzemez. o yüzden akıl insanı olmak kolaydır da duygu insanı olmak her babayiğidin harcı değildir.
insan duyguları, insan duyguları nedir ki? bir kaç saniye içinde bitiyor her şey, kendim için en büyük acı 12 saniye de diniyor, birileri sizin için saçma sapan şeyler yapıyor ve bu duygu oluyor. boşlukta olmayı tattınız mı hiç? ilaç kullanırken veya bir müzik dinlerken belki bir yazı okurken boşlukta olmak sadece bir saniyesi bile bir ömür niteliği taşıyor o duygunun anlamsızca etrafa bakıyorsunuz aklına gelen tek şey ölmek oluyor o sıra. bunun için günlerce aylarca ilaç kullanıyorsunuz bipolar durumlar geçiriyorsunuz hiç bir şeyin umrunuzda olmadığını düşünün aile tanrı fiziksel ruhsal herhangi bir şey umrunuzda olmuyor. sağlıklı yaşamak hatta insanın kanser olması bile. sonrası için tanrı kavramını oluşturuyor insan bunun belli bir statüsü yok hangi tanrı olursa olsun sadece yardım diliyor, eline geçecek tek şey daha fazla belirsizlik her seferinde bir adı olmayan bir şeye yaklaşım. adı olmayan şeyler.her şey bundan ibaret gördüğün varlıkların adını koyan sen misin yoksa senin için yaşamını kolaylaştıran insanlar mı.
sadece duygu ile bakıyorlar başka bir mantığı yok çünkü. mantıklılaştırmak gerekiyor her şeyi duyguları davranışları gözlemleri her şeyi.
Çoğunlukla dış görünüşümüze yansıyan davranışlarımızdan ibarettir. Duygularımız kendimizi ifade etmeye yarar. Ama içinde saklı tutabilen zeki insanlarında olduğu gerçeği unutulmamalıdır. Dış görünüşe aldanılmamalıdır. Çok mutlu olan birinin içinin acıyor olabilme ihtimali göz önünde bulundurulmalıdır.
herkes çıkarcı bu devirde diyen bir insan ne kadar da itici.. gereksiz yere kafa şişiren, yakınıp duran. bunun bir tür görüşle manipüle edilmiş veya kendini ispatlamaya çalışan bir yazı olduğu yanılgısı gibi. sohbet etmek denen şeyin mantığını bir türlü anlayamadım zaten.
dinlemeyi severim, ama değerli olduğu sürece.
tüm hayatını bir şeyler başarmak için çabalayarak geçiren birinin yazgısına sahibim. belki de dinlemeye değerdir. karşımdakinin bahsettiği şey ne ise, aldığı yeni telefonun özellikleri olmamalı.
tüylerimi diken diken eden olmadı. ne de midem de kelebekler uçuştu. henüz bir aşkın tadı damağımda kalmadı. ucuz bir aşk romanında geçen kızın vücudunun verdiği tepkilere dayanan bir anlatım biçimi vardı, çözemediğim. yanaklarım kızardı.. kalbim pırpır etti..
Benim de göğsüm sıkıştı, ama halısahada koşarken. dediğim gibi şimdilik boş verelim bunları ya da istediğinizi yapın. ben şunu ya da bunu yapacağım ya da şunu yapmayacağım ne fark eder. hayatı çok boş bulunmuş major depresif birinin gözüyle anlatmaya benziyor. tüm şiddetli hastalar gibi, yataktan kalkacak hali olmayan biri gibi, her hangi bir tesadüfün ilham getirdiğine inanacak veya bir takım yol gösterici felsefelerin dönüm noktası olacağına inanarak yaşamak,her şeyden vazgeçmek gibi.. müzikle uğraşmayı isterdim. fakat buradayız, bir sözlük dolusu yazılar yazılmış, kütüphaneleri dolduran kitaplar var. herkesin bir işi var, kimisi ağlıyor, kimi ortak zevkler, naber sorusuna verilen iyi cevaplarıyla dolu bu dünya.. kimisi kendini gerçekten iyi hissettiği bir zamanda, kiminin aklında sorular, kimi oturmuş dota oynuyor, yeni bir item çıkmış lan diyor kendi aralarındayken.. bir grubu olanlar, nedir bu bizim solistlerden çektiğimiz diyor, ev arkadaşları var, kendi arlarında bu gece kaynatalım kopalım diyenler, sevgilisinden ayrılanların ne konuştuğunu ise allah bilir; konuşulacak çok konu var, aslında hiçbir şeyden vazgeçmiş değiller.
seri katil olmadıkları sürece
çünkü aslında o kadar da duygusal insanlar değiliz.