dut

entry89 galeri32
    14.
  1. her yediğimde bana çengelköyde bir köşkün arka bahçesini hatırlatır çok sevdiğin ve bir daha göremeyeceğin koca bir ailenin tadı vardır dutta o balımsı lezzetten daha fazlasını taşır dut anılar gibi mesela.
    3 ...
  2. 13.
  3. Çocukluğumda dut ağacının altına genişçe bir bez serip ağacı silkerek bezin üstüne düşürüp yediğimiz, faydalı ve lezzetli bir meyve. Karadut ve beyaz dut olmak üzere iki çeşidi vardır.
    2 ...
  4. 12.
  5. ne zaman görsem ne zaman yesem aklıma tırtılları getiren yemiş. ufakken tırtıllara ters ters bakardım dut yüzünden. hareket etmeseler indireceğim mideye ama kımıl kımıl oynuyor şerefsiz. bir kere ölü tırtılı ısırmıştım ama. duttaki gibi fsık fsık fsık ederek küçük keseciklerden tatlı tatlı bir şeyler gelicek zannederken lastik gibi kopmayan tırtıla uzanan deneyim. hey gidi kuruçeşme botanik bahçesi.
    2 ...
  6. 11.
  7. bagirsak solucanlarini dokturen, vucuttaki biriken suyu bosaltan yararli meyvedir.
    2 ...
  8. 10.
  9. ipek böceği, bu ağacın yaprakları ile beslenir.
    2 ...
  10. 9.
  11. insanin agzinin suyunu aktiran, balimsi meyve.
    2 ...
  12. 8.
  13. Beyaz dut yaprakları idrar söktürür. Vücutta biriken suyu boşaltır. Aç karnına yenen beyaz dut bağırsak solucanlarını söktürür.
    1 ...
  14. 7.
  15. 6.
  16. 5.
  17. bazen çok içilince olunan şeydir.
    3 ...
  18. 4.
  19. çok yenilirse motora zeval verir...
    2 ...
  20. 3.
  21. morus alba: beyaz dut
    morus nigra: kara dut
    2 ...
  22. 2.
  23. istanbul da bir zamanlar çok fazla yetişen meyve.

    mecidiyeköy ve çevresinin dut ağaçları ile dolu olduğu, bir şehir efsanesi haline gelmiştir.

    seyyar satıcıların pazarlama şeklide ilginçtir.
    iki kişinin taşıdığı bir tabla vardır. tablada düz bir kürek bulunur. "duuutt yiiii, ball yiii" diye hızlı hızlı dolaşırlar sokak aralarında.
    hızlı dolaşmalarının sebebi dutun en fazla bir gün dayanabilen bir meyve olmasındandır.
    1 ...
  24. 1.
© 2025 uludağ sözlük