mecidiyeköy ve çevresinin dut ağaçları ile dolu olduğu, bir şehir efsanesi haline gelmiştir.
seyyar satıcıların pazarlama şeklide ilginçtir.
iki kişinin taşıdığı bir tabla vardır. tablada düz bir kürek bulunur. "duuutt yiiii, ball yiii" diye hızlı hızlı dolaşırlar sokak aralarında.
hızlı dolaşmalarının sebebi dutun en fazla bir gün dayanabilen bir meyve olmasındandır.
ne zaman görsem ne zaman yesem aklıma tırtılları getiren yemiş. ufakken tırtıllara ters ters bakardım dut yüzünden. hareket etmeseler indireceğim mideye ama kımıl kımıl oynuyor şerefsiz. bir kere ölü tırtılı ısırmıştım ama. duttaki gibi fsık fsık fsık ederek küçük keseciklerden tatlı tatlı bir şeyler gelicek zannederken lastik gibi kopmayan tırtıla uzanan deneyim. hey gidi kuruçeşme botanik bahçesi.
Çocukluğumda dut ağacının altına genişçe bir bez serip ağacı silkerek bezin üstüne düşürüp yediğimiz, faydalı ve lezzetli bir meyve. Karadut ve beyaz dut olmak üzere iki çeşidi vardır.
her yediğimde bana çengelköyde bir köşkün arka bahçesini hatırlatır çok sevdiğin ve bir daha göremeyeceğin koca bir ailenin tadı vardır dutta o balımsı lezzetten daha fazlasını taşır dut anılar gibi mesela.
beyaz, siyah ve kirmizi olmak üzere üce ayrilir. kirmizi olani cok eksi olup, urmu dutu diyede bilinir. beyazi tatli, siyahi ise seker gibi olur. eksi olani önce kirmizilasip sonra kararir.
dutgiller familyasındandır, latincesi "morus spp."dir. yapraklarıyla ipek böceği beslenir. meyveleri beyaz ve kara olur. karadut ekşi olur, karaduttan yapılan şurup ağız ve boğaz iltihaplarını geçirir. saçlarının gür olmasını, dökülmemesini isteyenlere tavsiyedir, yapraklarının ezilmesi sonucu elde edilen sıvı ile saçlarınızı sürekli yıkayınız.
tam olgunlaşma döneminde ağaca bazen arılar sahip çıkar. yazları veya herhangi tatil zamanlarını köyde geçiren insanlar da dutu ağacından* yiyerek, bir bakıma arılar tarafından sokularak tatillerini yapmışlardır.iki gram dut yeyip dünyanın en delikli süzgeci haline gelmek akıl karı bir iş değil ama ne yaparsın çocuk işte, yoktan anlamıyor*
o halde dut içimizdendir. herkesin meyvesidir. hemen tırmanılır. birkaç dal silkelenir. altına serilmiş örtünün üzerine biriken tombul dutlar afiyetle yenilir.
bir zamanlar cok sevdigim, simdi cok kiskandigim ama her duydugumda bana cok tatli bir insani hatirlatan meyve.
(bkz: sabrimi tasirma dut) !
(bkz: bi isirimlik canin var) !
beyazının karasının lezzeti bir yana; vitaminli olması, mikrop öldürücü, vücuda kuvvet verici, iltihap giderici, öksürük kesici, ateş düşürücü, karaciğeri kuvvetlendirici, mide ve bağırsak düzenleyici olması gibi doğal faydaları vardır.
ayrıca dut şurubu, reçeli ve pekmezi de yapılabilir. bu haliyle exstra faydalı ve lezzetlidir.