giderken kalbimizden bir parça da alıp götüren yazardır.
her ne kadar senin yanındayken kendimi yaramazlık yapan çocuk gibi hissetsem de merhametin ve anlayışın aramızdaki bağın güçlenmesine vesile oldu, sürekli karşındaki insanları kendin gibi net olmalarını isterdin ama biz senin kadar temiz değiliz.
ellerim çamur içinde benim
senin duvarlarını da kirletirim
yağan yağmurlar akıtır sendeki izleri
geçmez kalbimdeki kirler benim.
abla neredesin yahu özlettin kendini, ne kadar hayata bakış açılarımız farklı da olsa arada yaşanan tartışmalarımızı bile özledim, zaten şu sözlükte aklı başında kaç tane kadın var ki?
yıllık iznini erkenden kullanan yazar. ah be yaz var kemik kıran sıcakları var ne gerek vardı bu özletmelere. bahar kokulu çiçekleri doyasıya ah çeker gibi koklamak, swh swh gülmek varken kış günü bu izin niye?
Yüzünün yarısı göz kadife yansımalı
Bulutlu siyah ah bulutları eflatun
O boy aynasından çıktı fransız malı
Vişne asidi vardı tadında rujunun
Ah sinema yıldızı filan olmalı
Ağızlığı kristal son derece uzuun...
Yıllardır kaynayan demliğin içine, bıkmadan usanmadan farkındalık doldurmuş bu uzun, kristal ağızlığı olan kadın. Öyle demlenmesi kolay değildir hee..! senelerini katmış, beklemiş; kimi zaman aynalar karşısında o vişne tadındaki rujunu sürerken, kimi zaman yine aynı aynaların karşısında kendisine değil, olmak istediğine bakarken geçirmiş vakitlerini. Boynunda fular gibi gezen parfümün adını kimseler bilememiş. içtiği bir kadeh rakıyı havaya kaldırırken bardağa yansıyan karanlık gölgeleri önemsememiş; o hep masadaki kırmızı gülün yanına bırakmış bardağıni ki rakı çarpmasa da Kırmızının sarhoşluğunda kendini bulabilsin diye. Aslında bir sarhoşluk değil bu, bir kayboluş. Hayır hayır kayboluş da değil bir bulanıklık hali..
Bakın Bakın ritim nasıl da hızlanıyor. O ve boynunda fular gibi gezen o esrarengiz parfüm, dans ediyorlar işte. Bir gökkuşağına dönüşüyor Cümbüş. Katılmak için can atıp katılamayanlar burnundan alıyorlar nefeslerini. aslında bir sır var; gözlerini kapatmak yetiyor. Ama bir sır daha var ki, gözlerini kapatmak yetmiyor...
kadın erkek eşitliği ve toplum baskısındaki sapmalara okunu firlattigi gibi tam 12 den vurmaktadir. okumak icin degil anlamak icin yazilarini kariştiranlarin para vermeden kurs alir gibi bilgilenecegi, anlayanlarin da nickteki boktan tadacaklari muthis kalemdir. farkindaligin verdigi mutsuz tadin uslara yapacagi enleştiren etkiye hazir misiniz?