gereksiz yere dayak yemiş, kız arkadaşının yanında rencide olmuş gençtir.. bir insanı, özellikle o yaşta bir insanı kız arkadaşının yanında dövmektir asıl ahlaksızlık.. hele ki alanya gibi bir yerde, dağdan gelip bağdakini kovmak niye?
--spoiler--
Liseli Kasım D. ise “Kız arkadaşımdan ayrılırken yanağından öptüm. Ne olduğumu anlamadan arkamdan gelen kişi enseme vurdu ve yere düştüm. Bu sırada ‘Sokakta niye öpüşüyorsun’ diye bağırdı. O anda gözlerim karardı. Hastaneye gittik ve rapor tutuldu” diye konuştu.
--spoiler--
yanağından öpme konusu kızı korumak için söylenmiş pembe bir yalan değilse hoşgeldin şeriat denecek durumun ilk örneklerinden biri olmayı hak etmiş gençtir.
boşverin yesin insan sevgilisini durakta öper mi hiç bu yaşta öğrensin biraz toplumun kurallarını ve sevdiği insanı sokak ortasında öpüp reklam etmemeyi. gerçekten yeni neslin birçoğu o derece seviyesiz görüntüler oluşturuyor ki bırakın birileri uyarsın. *
eminim olay öyle gerçekleşmemiştir. adam gibi öpene kimse bişey diyeceğini sanmıyorum. hayvan gibi saçmalıklar yaptığına eminim. ama "durakta kız arkadaşını öpem masum genç dayak yedi" şeklinde haber başlığı olarak çok güzel duruyor. tam bir hürriyet haberi. eğer haberlerini yoksa mail atıyım da baskıyı durdursunlar yarın ana sayfada yeri hazırdır kesin.
ibadet de gizlidir muhabbet de diyen kuşak tarafından dayak yemiş olabilir.
hacııı eskide kaldı o işler. sesim geliyür müü. bak türbana ibadet ederken tutanın elinde kalıyor. heey. orda mısın?
şöyle bir ülkede yasalarla bu insanların bağnazlığını ve saygısızlığını körleştirmezseniz, bu haddi kendilerinde bulurlar, bulmaya da devam edeceklerdir. bi çocuğu dövmek ne oluyor ki lan? onu bırak bu isterse 25 yaşında olsun, sen kimsin ki ve hangi sebepten ötürü birine dokunma hakkını kendinde bulabiliyorsun? tartaklamak bile demiyorum bakın, dokunmak!!! amına koyayım bu zihniyette olan her insanın.
çoktan başlamış olan olayların sonucudur. bu ülkenin polisi bile parkta oturan gençleri uyarmaya adamışsa kendini yurdum delikanlısı ne yapsın? gözünüz aydın özgürce gericileşebilirsiniz artık.
lisede sevgilisine sarılan genç hakkında okul müdürü tarafından elle taciz suçundan disipline sevkedilmesine benzeyen olaydır.bizzat şahit oldum bu olaya.
eski türk filmlerinde, esas oğlanın ilişkisini itiraf ederken kullandığı bir söz vardı:
- biz zuhal'le sevişiyoruz.
bu söz, "ben zuhal'i ayak baş parmağından kulağına kadar yalıyorum" değil, "birbirimizi seviyoruz" anlamında kullanılıyordu. esas oğlan, "ben onu çok seviyorum, o da beni", "konuşuyoruz, dertleşiyoruz, parka gidiyoruz, dondurma yiyoruz" belki de "gizli gizli öpüşüyoruz" demek istiyordu. aslında bu, bir devrimdir. ister 68 kuşağının rüzgarı, ister hippilerin dünya'ya yaydığı özgürlük dalgası olarak algılayın. bugün türkiye'de, sokakta kız arkadaşınızın elini tutabiliyorsanız, hatta ileri gidip, sarılıp öpüşebiliyorsanız, bunu zuhal ve erkek arkadaşına borçlusunuz.
bir toplum düşünün; 2010 yılı itibarı ile, ezici bir çoğunluğun hala görücü usûlü ile evlendiği, evlenmeden önce oturup iki kelime konuşmadığı. veya tam tersini düşünün; bütün çocukluğunu birlikte geçirdiği kuzeniyle, ganimet saraydan çıkmasın, tarla tapan bölünmesin diye evlendirildiği. gelin adayının, müstakbel kayınvalidesi tarafından hamamda muayene edilerek test edildiği onaylandığı, kendi ailesi tarafından "kalite kontrol o.k." ibaresinin, kırmızı bir kuşakla beyaz gelinlik üzerine iliştirildiği bir toplum. aynı kalite kontrol mühendisi kayınvalidenin, gerdek odası önünde nöbet tutup, son kontrol sonucunu beklediği bir mekanizma.
bunu küçümsemek için söylemiyorum sayın kırca, bir tespitte bulunmak istiyorum. erkek evlat veremedi diye karısının yüzüne bakmayan, kız evladı olduğunu duyunca ebeyi dövmeye kalkan, tecavüze uğrayan kızını/kız kardeşini döven, öldüren, en iyi ihtimalle kodes jargonuyla "damatla" evlendiren insanların bolca bulunduğu bir toplumda yaşıyoruz.
hadi bu kadar gaddar olmayalım ve şöyle diyelim; zuhal ve erkek arkadaşı gibi sevişmemiş ancak çiftleşme güdüsü gece gündüz dürtülen toplumun parçalarıyız. bu toplumun arasında öpüşmenin, etiyopya'daki aç insanların önünde erol taş gibi tavuk yemekten bir farkı yok.
gençler ve genç kalanlar. yapmayın demiyorum, hobi olarak yine yapın. ama toplumun bu ikiyüzlülüğünü kabullenin. öpüşürken size mal mal bakanlar, hayatlarının ikinci baharında soluğu, göbek atarak girdikleri evlendirme programı stüdyosunda alıyorlar. eski alışkanlıklar devam ediyor, sevişmeden evlenmek istiyorlar.