Bilirim kimse yok ben ve caddeler baş başa
Taş basardım giden onca yoldaşa
Yürek şimdi arsız yürek kimsesiz
Yürek şimdi ürkek olduğu kadar da sessiz
Aslında hiç böyle çalmazdı beatlerim
Böyle bir verse te yazmak istemez ellerim
Ancak hayatın kahpeliğini tanıdı gözlerim
Çözülür benliğim ve bir iki ad arar sözlerim
Durmadım ürettim yok oldu gitti
Şok oldum başımda akbabalar gezerdi
Bulduğum sığınıklar tepeme indi
Hep mi ben deyip umutlar kefene girdi
istanbul kadar karışık bu aklım
Ardışık musibetler kalmamış farkım
Anlamış Ozan bu hayatın çarkı
Herkes yalnızdır herkes aynı
Yaşananlar hep ibaret-i tekerrür
Velhasıl raple tüm kurtlarım dökülür
Kurtarın desem bileklerim bükülür
Çok görülür yürek belli etmez sürünür
Duvardan ibaret ütopyalar mı mutluluk getirecek
Kumar mı bu bak pul mu gelecek
Hanginiz silecek geçmişi ahir bilinecek
Tarifsiz hislerimde bir gün elbet bitecek
Yazarım kulaklarımdan silinir gider
Yaparım emeklerim yanar gider
Kanar içim yazar kalem siler
Hayal kuramadıkça benliğim çöker
Artık sözünüzü kulaklarımdan çekin
Bu ne böyle? En yakınım bile tekil
Poet kefil olamadı tüm ruhlar sefil
Tüm ruhlar sefil, tüm ruhlar sefil !
da poet in sesinde anlam kazanır sözler. ağzından çıkan kelimelerin oluşturduğu cümleler ağır olmasına ağırdır, zor sindirir insan da yine de huzur kaplar insanın vücudunu.
senin savaşında telaşla koşturan bi hiçim ben
affet, çıkmak bilmedim hiç içimden
gökyüzü tanıktı zamanın geriye akışına
affet, hiç bişey gelmedi ki elimden
suçlusu benim
defterlerin arasında yaşayan bi çocuk oldum
öldüm ama hiç yaşlanmadım
geçmişimle geleceğim arasında konakladım
bakışlar uzaklaştı tuhaflaşıp duraksadım
dünya uzaktı rüzgar saçlarına dokununca
küçük bi banktan gökyüzüne bakınca
rüyam uyuya kalmak gamzelerinin koynunda
senin inci mercan, benim giyotin olsun boynumda
biliyorum ki şikayetçisindir benden
başıma dört bin küsür bela dört bi yerden
herşeyi unutup bi gökkuşağına tutunup
kaçmam gerekli bir an evvel benden
ibaret-i tekerrür yaşananlar hala aynı
bıraktığın yerdeyim adımlarım hala aynı
hala hayallerin başrolündesin
vapurlar, rüzgarlar, sokaklar hepsi aynı
bi yanım düşünüyordu bi yanım donukken
bi baktım, yok oldum gittim, yer başımın üstünde
sonra sesizleşti birdenbire saniyeler
bi kaç adım sarhoşluk, çaresizliğe bahaneler
tanıyamadım ilk bakışta kendimi
bu ilk değildi belli ki
gözlerimde gözlerinin izleri
kaos benim kadar gerçek içimdeki
yaktım içimde, senin için biçimlenen bu şiirleri
rotam ileri fakat gözüm geçmişe bakar
gamzelerinde filizlenen o gülümseme yalan
bugün dünü arar, bugün dünü yakar
istanbul gibiyim bi araya gelmez iki yakam