ikinci dünya savaşı'nda dunkerque tahliyesi olarak ta bilinen ama asıl adı dunkerque faciası olan olay. fransa'nın dunkerque kıyılarında müttefiklerin 400 bin askerle sıkışması ve avrupa'yı sarsan 9 gün'le beraber ingiliz ordu'su deniz desteğiyle tam 338, 226 askeri tahliye etmiş, geriye kalan 68, 111 asker ise ölü, kayıp veya esir düşmüştü. fakat hitler'in verdiği "dur emri" ile oluşan 48 saatlik boşluk ise hitler'in savaşı kaybettiği 48 saat olarak da bilinir.
bu kısa bilgiden sonra bu olayın ikinci dünya savaşı tarihi üzerindeki etkisi üzerinde birşeyler karalamak istedim. şüphesiz ki bu tahliye ikinci dünya savaşı'nın kırılma noktalarından biridir. tabi daha çok sonun başlangıcı olan hitler'in sovyetlere olan saldırısı konuşulur ama bu tahliye ingilizlerin savaşa tutunmasını, tahliye edilen askerlerin afrika'da kullanılmasını ve ingilizlerin amerika'yı kendi safına çekme umudu aşılamasını sağlamıştır. eğer gerçekten hitler dur emri vermeseydi ne olurdu? fransa'da 400 bine yakın piyadesini yitiren ingilizlerin ve fransızlar'ın afrika'da tutunamamasına ve mısır'ı kaybetmesine sebep olur, rommel ile birlikte almanlar tüm ortadoğu petrollerine hükmeder ve bizimle komşu olurdu ki rommel bu halde bile kahire'ye kadar ilerlemişti. belki de sovyetlere saldırmalarına gerek kalmazdı (ki ben bu kanaatte değilim şartlar ne olursa olsun er geç gerçekleşecek bir savaştı). veya sovyetlere daha güçlü bir şekilde kafkaslar da dahil olmak üzere iki cepheden saldırabilir, ingilizler savaştan çekilmese bile amerika'nın desteğini yitirebilir (askeri ticaret azalır) ve amerika savaşa doğrudan girmemiş olurdu (sadece japonya ile sınırlı kalacak olan bir savaş).
peki hitler'e dur emri verdirten ne idi? tabi yine bazı tarihçiler olayı mitlere, metafiziğe bağlamakta gecikmediler. her ne kadar emri gerd von rundstedt verse de hitlerin onayı dahilinde bunun gerçekleştiği bilinmektedir. dur emrini verdiren olası 2 sebep bulunmaktadır.
1) hitler'in arda arda gelen bu başarılardan dolayı paniğe kapılması. herşey çok kolay olmuştu fransa - belçika cephesi çökmüş ingilizleri de kıstırmıştı. ama bu kadar kolay olmasını beklemiyordu. bunun bir tuzak veya taktik olduğu düşüncesi ile hitlere "biraz soluklansak mı acaba" diye düşüncesi yerleşti.
2) yine 1. maddeye paralel olarak hermann göring 'in hitlere kıskaca giren müttefiklerin işini havadan bitireceği garantisi vermesi. lakin krallık hava kuvvetleri (raf) bu ölüm kalım savaşında alman avcı uçaklarını püskürtmüştür.
ilk saldırılarda tahliye yavaşlasa da geri adım atmamışlardır. sonuç olarak altın değerinde 48 saatte ingiliz donanmasında ne kadar gemi, destroyer, hücum bot vs. var ise bu tahliyeye katılmıştır. sadece donanmanın değil sivil halkın da desteklediği aralarında küçük motorların, yatların, balıkçı teknelerinin de bulunduğu irili ufaklı 500-1000 dolayında tekne de tahliyeye yardım etmiştir. sonuç olarak müttefikler savaşın bu evresinde utanç verici bir zafer kazanmışlardır.
savaş değil kaçıştır. müttefiklere bağlı 300.000 bin asker liman da sıkışmış ve alman tankları ebelerini atlamaya hazırlanırken, ben yaptım, ben yendim sevdasında olan göring denen dombili, hitler i kandırıp, tanklara dur emri verilmesini sağlamıştır. tankların tehlikeye atılmasının gereksiz olduğunu, hava kuvvetlerinin bu işi halledeceğini söyleyip, rommel gibi bir adamı devre dışı bıraktırmıştır bu dombili. akabinde, ingiliz spitfire leri alman avcılarının ırzına geçmeye başlamış,müttefikler topukları götlerine vura vura kaçmayı başarmıştır. bir kaç yıl sonra, normandiya dan tekrar çıkacaklardır. savaşın kaderini etkileyen mühim bir gelişmedir ve sorumlusu göring denen şişko dur. zaten bu şişko hitler reyiz e ihanet etmiştir savaşın sonunda. amına kodum şişkosu.
