her şey bir akşam üstü anneannesinin hikayesi anlatan arkadaşı dinlemem ile başladı...
"benim anneannem dedemin 3. karısı dedem anneannemin 4. kocası" dedi * ve anlattıkları şöyle devam ediyordu.
kadıncağız bir çobanla evli 3 de çocuğu var. bir amcaoğulları onlara ziyarete geliyor -kadının güzelliği dillere destan- amcaoğlu kadına aşık oluyor. kadını kaçırıp götürüyor. uzunca bir zaman yok oluyorlar ortalıktan. sonra kadını bir gün bırakıyorlar evine geri dönüyor. bu sefer kardeşleri kadını yüklü bir başlık parası karşılığında -namus temizlemek amacıyla- zengin bir adama satıyorlar. bu adam da 2 kez evlenmiş onlar öldükten sonra 3.ye alıyor kadını. tam düzeni kurdum derken kadın 2-3 çocukla kocası öldüğü için dul kalıyor. kadın ortada kalmasın diye anadolunun yaygın adetlerinden olan kocası ölen kadını kocasının küçük kardeşiyle evlendirirme usulünce evlendiriyorlar.
not: kadını kaçıran amcaoğullarından birisinin torunu mesut yılmazmış...
not: kadının sürekli söylediği söz güzellik başa beladır
son not: bu anadolu hakketten garip yer...