dul bir kadını potansiyel fuhuşçu olarak görmek

    1.
  1. yurdum insanının en büyük acısıdır belki de. hiç abartı olmaksızın. en büyük acısı!
    bekaret meselesine takmış olan bu yurdum halkı, dul bir kadını gördüğü an hemen erekte olur. onun tabiri ile kapı açıktır. giden gelen çok olabilir. ne çıkar, bu yolculardan birisi de kendisi olsa?

    işte böyle aşağılık bir düşünce sistemine sahip insandır bunlar. hatta, evli olan bir çok erkeğin dul dostları vardır.

    oysa ki dini yönden ya da sosyal yönden hem günah hem de kötü olan davranıştır dul bir kadını hırpalamak ve onun cinselliğini peşkeş çekmek.

    en basit bir işini hallettirebilmek için dahi bu kadınların ruhlarını paralaması gerekmektedir.

    hiçbir zaman anlaşılamayacak ve hiçbir zaman takdir edilemeyecek bir davranıştır. o kadınlara yazıktır. günahtır...
    12 ...
  2. 11.
  3. gerikafalılığın falan değil tam bir orospuçocukluğu göstergesidir.bu tür düşünceye sahip insanlara rahatlıkla aklınıza gelen galiz küfürleri edebilirsiniz.
    5 ...
  4. 2.
  5. Cahilliğin doğurduğu, toplumsal ayıplardan birisidir.
    5 ...
  6. 6.
  7. dul kadının potansiyel sevgili adayı veya müsait kadın diye tabir edilen kadın olarak görülmesi diye düzeltilmesi uygun olan ifade..

    dul kadın toplumda hangi pozisyon içerisinde olursa olsun dul kaldığı andan itibaren hayatında ve sosyal çevresinde ciddi değişiklikler olmaktadır. nasıl dul kaldığı o kadar da önemli sayılmasa da boşanan kadın daha zor durumdadır.

    çevresinde tavrı değişen kişiler sadece erkekler değildir. kadın arkadaşları da olabildiğince yalnız görüşmeyi tercih ederler. çünkü güven eksikliği yaşayan kadınlar bu kadını kendileri açısından risk olarak görmektedirler.

    erkeklere gelince bir çoğu o ana dek yenge diye hitab edip o gözle baktıkları kadınları farklı biçimde incelemeye başlarlar..

    erkeklerin çoğunda, cinsel yaşantısı olmuş ve deneyimli bir kadının boş durmayacağı ve bu ihtiyaç ile önüne gelen erkeğin üzerine atlayacağı gibi garip bir inanç ve beklentisi vardır.

    yaşanılan çevre ile sıkıntı ters orantılıdır. çevre büyüdükçe kadın üzerindeki bu toplumsal bakışın etkisi azalmakta, küçük çevrelerde ise neredeyse her hareketi olay olacak biçimde incelenmekte olduğu için sıkıntı artmaktadır.
    dul kadın adeta kendini kusurlu ve eksik gibi görmeye başlar, hayatını bir iki dostu ve dört duvar arasında geçirmeye başlar. iş yerinde eskisine göre çok daha özenli davranmak zorundadır. çünkü artık etrafındaki o görünmez sahipli ifadesi uçmuş yerine ışıl ışıl bir müsaittir yaftası gelmiştir.

    her tavrından, her tebessümünder, giyinişinden her şeyinden anlam çıkarılabilir. özetle zordur toplumumuzda dul kadın olmak..
    4 ...
  8. 5.
  9. en büyük toplum ayiplarindan biridir. zira kimse bu kadar gözü dönmüs sapik, hirsiz, kapkaccinin oldugu bir ülkede dul bir kadin olarak yasamak istemez. dul kadinlarin cogu ya kocasinin zulmüne dayanamamistir ve son care ayrilmistir ya da kocasi vefat etmistir. ama abazanlar ölümü bile anlamaz ki.
    3 ...
  10. 14.
  11. beyin hücreleri sadece bel altını düşünen insan düşüncesi daha fazlası beklenemez zaten bunlardan.
    3 ...
  12. 12.
  13. kesinlikle cahil ve yobaz ötesi insancıkların hastalıklı düşüncesidir.
    2 ...
  14. 19.
  15. fuhuşçu çocukluğudur. bu kadar net.
    3 ...
  16. 22.
  17. dul bir kadını acık bir kapı olarak görmekle aynıdır.
    aşşağılayıcı, alaycı, basit görücü bir düsünce biçimidir. gelişmeyen dar toplum belirtisidr .
    2 ...
  18. 7.
  19. sadece dul kadın değil bekar kadın da potansiyel olarak görülüyor. bu yüzden evlendiğinde bir kadının namusunun kurtulduğu düşüncesi -ister beğenin ister beğenmeyin- hala türk toplumunda mevcut.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük