her zaman takıldığımız bir cafe vardır sözlük. cafe nin normal müşteri kısmı var bir de kasanın dibindeki tv nin önündeki 3-4 masası vardır genelde çalışanlar dinlenmek ya da yemek yemek sohbet etmek için kullanır orayı. pek müşteri oturmaz çünkü cafe müşterileri taşıyacak kadar büyüktür.
dünkü galatasaray-eskişehir türkiye kupası finalinin ilk yarısını kaçırmıştık bi abimizle. koşa koşa mekana girdik power türk açık. mekanda 5 tv var bağlantılı. kumandayı arıyor bahsettiğim abi. ben de tv ye bakınıyorum o ara. tv nin altındaki masada yine dükkan sahibi kadın ve arkadaşları oturmuş birşeyler yiyorlar. bizim abla kalktı lavaboya gitti. esmer tenli beyaza dönük olan şu aşırı sarı renkte düz saçları olan olgun bir bayan vardı pek güzel olduğu söylenemez. döndü dedi 'pardon, maç hangi kanalda ? açabilir misiniz' ben burada çalışmıyorum ama abim kumandayı almaya gitti şimdi açarız atv yi dedim. sonra önüne dönerken gülümsedi ve yemeğine devam etti. biz de onların arkasına oturduk tabi. genelde olduğumuz yer işte.
maç bizim galibiyetimizle bitti. kadın döndü ve 'ben aslen eskişehirliyim ama galatasarayı destekliyordum tebrikler' dedi. yanımdaki abi şaşırdı tabi. teşekkürler ben de tebrik ederim dedim gülümseyerek. onların masasında mekan sahibi abla ve eşi, karşılarında ise bu kadın ve bir bay vardı. ama diğer adam bu kadına 'meltem hanım' diyordu hep. muhtemelen eşi falan değildi bu açıktı aslında.
ben de yaşım 21 olmasına rağmen seyrek 3-5 sakalı olan saçı başı justin bieber ibnesi gibi olmasa da dağınık yaramaz çocuk tipindeyim. baby face diyenler var da değilim pek. neyse işte ufak duruyoruz. kadın kalkarken masadan, gülerek baktı ve geçti. dürttüm abiyi. lan bu ne diye gülüyor dedim. ne bileyim amına koyayım git sor ters cevap verirse kafa at dedi. al işte..
sabah 8 e doğru uyandım tabi okula gideceğiz. abi aradı. lan dünkü kadın var ya dedi. tabi ben de uykuluyum telefon kapansa da kulaklığı takıp devam edeyim diyorum müziğe. otobüste ayaktayız zaten. devam ediyor işte.. kadın seni dükkan sahibi xxx ablaya sormuş. kaçtır geliyorum hiç görmedim kim bu ya akrabanız falan mı demiş. o da 'yok bizim caner in arkadaşı işte' demiş. meğer biz maç sırasında bilgisayara format atma mevzusunu konuşurken kadın duymuş bunları. demiş, bi bilgisayarım var da bozuldu format falan bi kere yaptırdım olmadı yapamadılar çocuk biliyorsa yapabilir mi diye senden isteyecektim, demiş. tabi bu ablamız bunu önce caner abiye söylüyor. o da telefonda bana bunu anlattı.
abi saat 10 da dersim bitecek sen ablaya numaramı ver o kadına iletsin saat 10 da çıktığımda ararsa konuşuruz dedim. tabi caner abi telefonda birşeyler ima ediyor. bugün pompa mı var lennnn diyor. ben de geçiştiriyorum. neyse efendim saat 10:15 de telefon geldi. kantindeyim isterseniz ben eve gidip format cd sini alayım öyle geleyim o cafe de yapalım dedim. kadın dedi, ben şimdi üniversiteye geliyorum otobüs durağına çık istersen format cd sini de öyle alırız senin evinden, benim bilgisayarımın şarjı bozuk sürekli takılı kalması lazım cafe de sorun olur direk benim evime gidip orda ilgilensen olmaz mı dedi.
tabi olur diyip kapattım telefonu. duraktan aldı beni tanıştık 32 yaşında olduğunu ve 3 sene önce kocasından ayrıldığını şuan eski eşinin 22 yaşında biriyle evli olduğunu söyledi. kendisi ise yalnız yaşıyormuş. eve uğrayıp cd yi aldım lazım olur diye hard diski aldım dosya yedekleme falan filan. ne bileyim amına koyayım o kadar alışmışım ki millete hayrına format vs atmayı, 3 senede format atma muhabbetine en az 50 kişiyle tanışmışlığım var. sanki çok zor da beni arıyorlar amk.
kadının evine geldik. ben cd yi bıraktım masaya. karnın aç mı dedi kadın. hayır değil şuan için teşekkürler dedim. yine kendi yaptığı kurabiye ve portakal suyunu getirdi. bilgisayarı getirdi. bakayım ne derdi var diye açtım. baktım bi sorun yok. dedi 'arada açılmıyor ya şimdi açıldı ama..' ben de cd yi takıp onarım yapayım dedim. kadın yanıma oturdu. okulla alakamı sevgilim olup olmadığımı sordu. yaşımdan çok küçük durduğumu ve bunun beni çok sempatik ettiği ileride işime yarayacağını söyledi. 'nasıl sevgilin yok ya senin gibi tatlı bi çocuğun nasıl olmaz, kaçıran kızların salaklığı o' dedi. güldü, sen bakıver ben biraz yoruldum geliyorum şimdi dedi. odaya gidip geldiğinde üstünde bi askılı vardı. altında ise normal diz kapağının üstünde short. ev hali yani.
çok tatlısın ya böyle yanaklarını sıkasım geldi dün akşam görünce, dedi. yok canım abartmayın dedim gülümsedim. baktım yanağıma dokunuyor ne güzel ya yumuşacık dedi ben de pc yi bıraktım kadına şaşırıyorum.. saat o ara muhtemelen 10:40 dı. elimi boynuma değdirdi ki bi altı olan göğüs kısmından çok huylanırım. değdiği anda kötü oldum. meltem hanım.. dedim sadece. ne tatlı şeysin sen ya diyip kadınlığını kullanarak etkilemeye çalıştı. hani şu boyna nefesini dokundurma dudak değdirme falan. koltuğa sıkıştım bir şekilde. kadın boynumu öpünce olayın komple farkına vardım. pc falan bozuk değil amına koyayım. kadın sweat imin altından elini attı en olmayacak yere göğüs kısmıma dokundu. ben de uçtum orda. yani gıdıklanma ve zevk almak için en tahrik olduğum yer. ben de direk elimi göğsüne attım. kadın bir an geri çekildi, benim olsana dedi. dudağıma bir yapıştı arkadaş yok böyle birşey. askılısı zaten inmek için bahane arıyor. açtım göğüslerini. tabi biraz sarkmış ama o yaşa göre iyiydi. shortunu çıkartacaktım bir yandan öpüşüyoruz görmeden elimle yapacağım ama olmuyor. öpmeyi bıraktı hadi yatağa gidelim dedi. odaya bi girdim kadın resmen evin en güzel kısmını yatak odasına ayırmış. resmen padişahın odası gibiydi renkler eşyalar falan. kadın yatağa gelince direk shortunu çıkarttı sütyenini çıkarttı ben de aynı şekil. yatağa girişimiz ile çıkışımız arasında baya bi zaman oynadı. sanırım 3 defa birlikte olduk. duş almamı istedi ama kendi evimde daha rahat olduğumu söyledim. arabasıyla evin önüne kadar getirdi. cd n bilgisayarda kaldı galiba bebeğim bu gece gel de al kalmasın dedi. tamam dedim güldüm öptü ve indim arabadan. eve geldiğimde saat 11:58 di.
amına koyayım duş aldım ayaklarım titriyor bi yemek yedim şimdi düşünüyorum da uyku gibi lan hepsi. yarım saattir şok içindeyim hala. ya liseli yazar ya 30 yaşında kadın. yaşıtımız da istemiyor bizi. sözlük bu nasıl iş lan. ben hala şok içindeyim. beni tahrik edecek yere dokunmasa ben birşey yapmazdım da oradan sonrasını hatırlamıyorum işte.
not: kadının mükemmel fantezi anlayışı vardı. bi 5 yaş küçük olsa sevgili olucam da... şimdilik aklım karışık lan. şoku atlatamadım.
