anlaşılan sözlük sadece kendisinin at oynatacağı bir meydan gibi olsun isteyen bir yazar. halbuki sözlükte yazar olan herkesin yeri gelince söyleyeceği şeyler olabilir, buna alışması lazım.
her yoruma atlayan ve de sözlüğü batıran cinsten bir yazar. sözlüğü kullanarak aslında kimin ajitasyon yaptığını da bir nevi kendisi itiraf etmiş aslında.
polemiklerin yazarı. acaba niye sen bayram değil, seyran değil, durup dururken gelip benim nick altımda sataşma ihtiyacı hissediyorsun da ben böyle bir ihtiyaç duymuyorum hiç düşündün mü? bunu düşün. ama iyice düşün.
yedinci nesil çaylak. ve bunları hiç hak etmeyen biri olduğu apaçık. yahu ne yapayım şimdi yavşağın teki inbox'u gereksiz mesajlarıyla kirletirse sövmeyeyim mi.
kendi sükse yapmaya çalıştığı halde bu özelliği başkalarına atfetmeye çalışan yazar. kendisi nick altıma saldırmış, sonra herhalde genel yazarlık tarzı ile alakalı bir sebepten çaylak olmuş. sonra dönünce de bayram değil seyran değil derdi neyse yine nick altımı taciz etmeden duramadığı anlaşılıyor.
johnny sins in tayyip erdoğan a küfür etmesi/@duk erangir yazdığı bu entry üzerine ''ben de ön ayak olayım da senin anana yazsın aynı şeyi amaç taşak. ahaha.'' şeklinde bi mesaj yazıp yollayarak akabinde engellediğim küfürlerin bi harfi yerine yıldız koyarak küfürleri legal hale getirdiğini düşünen, özgürlük bana aitse özgürlüktür düşüncesindeki sözde özgürlük savaşçısı. aynısı senin anana bacına yapılsa düşüncesi bile dellendirmiş, hani amaç taşaktı. sen yapınca taşak, başkası aynısı senin anana bacına yapılsa deyince hemen zırla, moderatörün kapısında ağla adam çaylak yapılsın diye. oldu paşam.
anlayabileceğini düşünmüyorum ama:
hangi görüşü benimsemiş olursa olsun, bireyi, bireyleri, toplulukların değer verdiği herhangi bir insanı dalga konusu yaparak çok elzem bir halt yediğini sanan "insan" diye tasnif edemiyorum, çünkü "insan" temelinde kainat üzerinde beraber yaşamaya bir şekilde zorunluluk duyduğu geri kalan "insan"lara saygı duyan varlıktır. ancak, diğer kişilerin düşüncelerine dil uzatmak, takmış olduğu at gözlüğünün görüş açısını kendi "dahiyane" düşünceleriyle, ''taşak'' diye tarif ettiği görkemli "zeka" yapısı esprileriyle daha da küçültmekten öteye geçememesi hastalığının en büyük göstergesi.
daha vahim olanı böyle bir hastalığın belirli bir ilacı yok. günü geldiğinde en ölümcül hastalıklara bile kesin tedavi yöntemleri geliştirebilecek kadar ilerlemeye açık olan insan zekası; ne yazık ki senin bu hastalığına herhangi bir şekilde tedavi yöntemi geliştiremeyecektir.