ilk dinlediğim günden beri beni kendimden geçiren yegane müzik türüdür.ilahı her ne kadar skrillex abimizin de olsa diğerlerinin hakkını yemek doğru olmaz.
hiç dinlemeyenin bile muhakkak beğeneceği şarkı türü bağımlılık yapabilir üniversite yıllarımda tanıştım hala haşır neşirim kendisiyle ve istanbulda beyoğlunda (bkz: pixie) adlı mekanda ufaktan ufaktan yayılıyor gibi muhakkak deneyin.
bir yerde şöyle bir tanımını gördüm, tırıvırıdan uzak güzel anlatılmış:
"Dubstep is a bastardization of Drum and Bass, House, Electro and other genres of Electronic Dance Music into something that sounds like one of a few things at any given time that are not limited to but include; a chainsaw fucking a toaster, the sound of defecation whilst on Acid, broken speakers."
uzun yıllar varlığını sürdürecek bir müzik türü değildir. müzik türü de değil zaten sentezleme ve şimdiden her parça birbirinin aynı gibi. bir süre müzik piyasasını meşgul edecek, müziği biraz daha deforme edip siktirip gidecektir efendim.
allah ın insanlara doğa ana yoluyla armağan ettiği esrar bitkisinin, tamamlayıcısı olan iki müzik türünden biri. * esrar dişiyse, dubstep erkektir. ikisinin birleşiminden çok fena bir kafa doğar, insanı değişik boyutlarda tanrıyla, ölüler alemiyle falan bile bağlantıya geçirebilir. *
7 parttan oluşan bu dubstep kolajı ise efsanedir; işte ilk part:
ergenlerin eline, diline dusmeye baslamis, uc bes yil oncesinin punk'inin yerini almaya hazirlanan muzik turu. tabi bu sadece turkiye icin gecerli. gizli gizli dinleriz napalim, icimize akitiriz gozyaslarimizi.