Ucundan kıyısından başladığım iştir.
Netflix'te 1 bölümde görünüp 2sinde görünmeyen yan karakterlerin dublajı ya da rabarbaları yaparak başlarsın.
Sabır işidir.
Oyunculuk gerektirir.
-anne bıkmadın mı bu brezilya dizilarinden
+bu diziler brezilya dizisi mi?
-evet tabi ki
+ ama tükçeyi ne kadar güzel konuşuyor değil mi?
-:))))) hahahahahahaaaaaaa!
-türkçe dublaj yapılıyor annecim ,dublaj.
+dublaj mı o da ne demek?
( arkadaşımın anlatığı gerçek olay)
bizim hakikaten iyi yaptığımız işlerden biri.
geçenlerde tv de rast geldim, sanırım sylvester ile tweety bölümlerinden biriydi. "kukaraça kukaraça - yer misin kuru poğaça" diye türkü çığırıyordu sylvester hocamız, hakikaten hem yerelleştirmiş hem de orijinalden kopmamış. helal olsun.
--spoiler--
ASLINDA OYUNCUYA YAPILMIŞ BÜYÜK SAYGISIZLIKTIR, YANi ŞU DEMEK SENiN SESiN BERBAT, OYUNCU SENiN iĞRENÇ SESiNi DUYMAK MECBURiYETiNDE DEĞiL, HELE OYUNCU DUBLAJ-SESLENDiRME YAPTIĞI HALDE BAŞKASI KONUŞUYORSA BÜYÜK HAKSIZLIKTIR.
--spoiler--
Ama yabancı filmlerde yapılsa sorun olmaz, Çünkü Amerikalı aktörlerin çoğu Türkçe bilmiyor, dolayısıyla kendilerine dublaj yapılmasında sorun görmezler.
türk yayıncılığında çok profesyonelleşmiş bir koldur. yayının dilinin çevrilmesi işleminden ziyade çevrilmiş metnin görüntüye uygun bir şekilde seslendirilmesidir.
hatta bazı ülkelere göre o kadar ilerdeyiz ki; mesela polonya. gerçi ben bu anlatacağım olaya bundan 4 sene evvel rastlamıştım ama olsun 4 sene evvelki halimizi düşünsek bile yeter.
efendim, polonya kanalında bir film var. filmde o an karede bir kadın, bir erkek ve de bir köpek var;
(erkek seslendirici) erkek: seni seviyorum
(yine aynı erkek seslendirici) kadın: ben de seni seviyorum
(hala aynı erkek seslendirici) köpek: hav hav hav
gördüğümde daha doğrusu izlediğimde ve dinlediğimde şok olmama neden olan bir dublaj başarısıdır. polonya televizyonuna bu başarılarından dolayı buradan tebriklerimi iletiyorum.