bu gece gideceğim kent. Bir arap kenti olarak henüz harabeye dönmemişken ve içinde belki de binlerce insan ölmemişken gördüğüm halep'den sonra ikinci arap kenti olacak. Gösterişin ve lüksün hüküm sürdüğünü duydum. Garip hislere sahibim şu an. Bir yerde birbirini yiyecek kadar vahşileşip diğerinde altın kaplama rolls roycelara binen aynı kavim mi?
Gözlemlenmesi, görülmesi ve anlaşılması garip milletlerin kenti.
expo 2020'yi kazanan ülke. bir de krallıkla yönetilmese araplara örnek olabilecek bir ülke olacak ama tezat işte.
edit: krallıkla yönetiliyor söylemine ingiltere'yi örnek gösteren süper zeka arkadaşa binaen bir açıklama; ingiltere de parlementer monarşi vardır ve krallık sembolik bir kurumdur, dubai'deki gibi toplumu yönetme hakkı yoktur.
"Fakir, yalınayak, baldırı çıplak
deve çobanlarının yüksek bina
yapımında yarışmaları" hadis'inde belirtilen (bkz: kıyamet alametleri)'nden birini (gerçek anlamda), ziyadesiyle yerine getiren arap devletidir.
bu şarkıyı her dinleyişimde aklıma gelen şehir, refah seviyesi yüksek.
gitmeyi en çok istediğim şehirlerden biri, bi şey olacağından değil ama insan merak ediyor.
20 yıl öncesine kadar çevresindeki çölden bir farkı yokmuş ama şu an bakana çölü unutturan bir şehir. adamlar zamanında tonlarca toprak getirmişler yeşillenebilmek adına. şu an kendi organik tarımlarını bile yapıyorlar ve belediyeden izin almadan kendi bahçendeki ağacı bile sökemiyorsun. yağmur yüzü görmeyen şehre artık nadiren de olsa yağmur bile yağmaya başlamış. geçenlerde bir yerde okuyunca ağzım açık kaldı, adamları tebrik ettim.