gözünü açtığı anda yalanlarla büyütülen çocuklar..
akılları içi boşlatmış kelimelerle -ki bunların yalnızca üçte biri türkçedir- doldurulmuş olan ümitsiz bir gençlik..
got it?
sonra boka sarmış bir eğitim sistemi..
doktor olmayı gerçekten isteyenler kasap olmuş..
kasap bile olamayacak sayısız doktor..
etiketlerden önce "düz insan" olmayı hazmedememiş bir cahil halk..
örneğin kırmızıda geçtiyseniz: siz o geçenin kim olduğunu biliyor musunuz? biliyor musunuz da ceza kesebilme cüretini gösteriyorsunuz?
devlet kurallarını çiğnemek pazarlığa göre (yeni parayla) 10 liraya bakıyor kimilerince..
kimileri içinse cebindeki ucu yırtık 10 lira ölüm sebebi...
satılmış istatistik kurumuna göre yerinde saysa da enflasyon hala bir haltımız olmadı baba parası dışında o da sadece olanlarda..
elektriğe yüzde yetmiş zam son bilmem kaç ayda..
ancak insan hayatının maddi değeri hep düşüşte..
manevi değeri mi?
o hiç yok zaten yirmi birinci yüzyılda nazım'ımın dediği gibi.
dr salim atalay ve saz/söz arkadaşları sadece birer örnek.
isimlerin üzerine bu kadar gitmeye gerek yok.
sağlık denetçilerinin her ilçede bunlardan bir sürü bulacaklarına şüphe yok.
bense tamamen gazetelerin üçüncü sayfa haberlerini yalancısıyım.
ameliyat yapıyoruz da insanın böğrünü açınca kapatmadan önce bulduğumuz gibi bırakma huyumuz yok..
içine sıçıyoruz sonra da cehaletimizi hastane mikrobuna yoruyoruz.
