insan 2 temelin üzerine kuruludur. Ruh ve beden.
Beden'in bazı işlevlerini yerine getirememesi, yani bedensel kısıtlılık ruhu daha özgür kılar.
Kalp gözü denen olay aslında ruhsal özgürlükle alakalıdır. Gözler değil, ruh görmeye başlar. Yalnız bu bildiğimiz fiziksel görmeyle eşdeğer bir durum değildir. Düşündükleri bizim bildiklerimizden biraz daha farklı ama özde aynıdır. Sadece ifade etmesini sağlayamadığımız için farkına varamayız.
insanların iki yüzlü, düşüncesiz ve bencil oldukların bilmediği ve güneş diye bir şeyin nasıl her tarafı aydınlattığını anımsayamadıkları için onlar için bu durumun pek önemi olduğunu sanmıyorum. Yani, hallerinden memnun demiyorum ama kabul edince mutlu olabilirler. Düşünceleride bu durumu kabul edince olumlu olur. Önemli olan bu durumu kabullenmekte.
asla ne olduğu bilinmeyecek düşüncelerdir.
zira kendini ifade edebilecek yeteneğe sahip insanların aklı hep başka şeylere çalışıyor. kimse haline şükretmiyor!
otla, bokla dalga geçip ileride bende öyle olurmuyum, çocuklarım öyle olur mu demiyor.
bu kadar kirlenmiş bir dünyada, ruhu ve kalbi en temiz insanlardır.