öğretmen dayım yine kendi gibi öğretmen bir kızı görmüş, sevmiş. kız da bunu sevmiş tabii. bir süre çıktıktan sonra kendi aralarında söz kesmişler falan. en sonunda iş evliliğe kadar uzanmış.
kız zar zor ailesini ikna etmiş. sonuç olarak evleneceği kişi bingöllü ve kuzeydekilerin doğuya karşı olan ön yargıları kırılmak bilmiyor. en sonunda evlilik kararı alınmış. ananem ve büyük dayım istemeye gitmişler. iş düğün safhasına geldiğinde bir düğün trabzon'da bir düğün ise bingöl'de yapılacak denmişti.
ilk düğün bingöl'de olacak tabii. trabzon'dan gelinin yakınları doluşmuşlar bir minibüse, biner binmez gelmişler bingöl'e. tabii kalabalıklar, nereden baksanız 17-18 kişiler. 1-2 gece kalacaklar bingöl'de. onları yatırmak için kadınlar bir evde, erkekler başka bir evde yatsınlar gibisinden bir öneri sundum. bizimkilere mantıklı geldi tabii. ama gel gör ki trabzonlu ailemiz ayrılmaya yanaşmıyor. biz aynı yerde kalacağız diyorlar, başka bir şey demiyorlar. yahu yapman, etmen. nolucak bir kaç saat ayrı dursanız. yok efendim, kalamayız. aynı yerde kalmalıyız. neyse, güç de olsa ikna ettik kız tarafını. korka korka bir gece geçirdiler. ertesi sabah düğüne saatler kala dayım kız tarafını (karadeniz'de yaşadığım için onları anlarım deyü) çay bahçesine götürmem için bana rica etti. tamam dedim, gelin görün ki gittiğimiz çay bahçesi her zaman demet akalın, tuğba ekinci gibi şarkılar çalarken o gün komple kürtçe şarkı çalıyor. bunlar da kürtçe şarkı çalıyor diye etraflarına ürkek gözlerle bakıveriyorlar. ulan artık gidip çay bahçesi görevlisine türkçe şarkı çalın diyecem. yok aga, durmaksızın ciwan haco, şivan perver çalınıyor. gelinin kardeşi, valideciğinin kolunu sımsıkı tutmuş, ürpermiş gözlerle etrafındaki insanlara bakıyor. bazı masalarda kürtçe konuşuluyor, bunlar iyiden iyiye tırsmaya devam ediyorlar.
en sonunda dayanamadım, nedir yahu dedim. o da bir dil sonuçta, ayrıca tesadüfen bu kadar fazla kürtçe şarkı çalındı. yani şarkı güzel olsa, türkçesini de çalarlar dedim. "yoo biz rahatız ayrıca şarkılar çok manidar" diyorlar. ulan ne bilicen sen kürtçe. belli ki tırsmışsın. elin ayağın titriyor...
aklıma cince bir fikir geldi. bingöl'de doğup büyümüş fakat aslen trabzonlu olan bir sülale var. onların içerisinden bir çoğunu iyi tanırım, muhabbetim iyidir. bir telefonla bir iki tanesini çağırdım. geldiler, biraz destek oldular, sırtlarını sıvazladılar, geçti...
düğünden sonraki sabah kahvaltıdan sonra yarım kalan çayım ile yaktığım sigaramı balkonda keyifle yudumlarken küçük bir laz uşağı yanıma yanaştı, jack abi, sizin burada sürekli teröristler ev basıp adam öldürüyormuş doğru mu? dedi. işte o an anladım ki bu düğüne gelmeden önce neler neler konuşulmuş o evin içinde. yok dedim uşağum, o dediklerin bitti artık. rahat olabilirsin... küçük çocuğu bir nebze de olsa rahatlattıktan bir müddet sonra trabzonlu ailenin korku dolu bakışlarında azalmalar sezdim, bu da beni mutlu etti tabii...
anlamadığım şey, ben kalkıp doğudan karadeniz bölgesine gelip pek ala korkusuzca yaşayabiliyorum fakat onlar gelirken bir valizlerine de ön yargı doldurup geliyorlar. ve o ön yargı, gelip görüp bir kaç gün kalmadan da kırılmıyor maalesef.
samsun'daki bir akrabasına çörek yaptırıp küçük oğlu ile göndermiş gelinin validesi, bu ince hareketinden ötürü kendisine el bombası ve molotof kokteyli göndereceğimi söyleyince ürpermedi değil... bu zeka dolu esprinin arkasından kahkahayı patlatınca anladı tabii, o da güldü biraz telefonda.
her şeye rağmen iyidi. ama şimdi doğacak çocuk kürt mü olacak türk mü? hasiktir ya:S
trabzolu korkak aile yoktur yavrum,bi insanın efendiliğini bozmaması korkaklık değildir.şayet karadeniz adamının sigortasını attırır bamteline basarsan seni çıktığın yere sokar.
pkk sempatizanı kürt islamcının kurmaca olması muhtemel zırvası.
amacı ne biliyor musunuz?
pkk'lılara derslerini bildirmesi ile bilinen trabzonluları korkak gibi göstermek. ne oldu xırbom. kuyruk acın mı var trabzonluları korkak göstererek ego tatmini ediyorsun.
kesinlikle önyargı vardır.
benim annem de kürt kökenli fakat doğuya ilk gittiğimde bende korktum açıkçası, sarp vadiler, çetin kış v.s.
sonra alıştım tabi, hatta yazın doğuya gideceksin arkadaş püfür püfür esiyor.
bu arada benimde annem kürt babam türk bu durumda biz de türt mü oluyoruz hocam?
yinede ben, türklük ırktan ziyade örf tür adettir yaşam tarzıdır diyerek ortamı yumuşatayım.
evet annem kürt ama kürt kökenli bir türkiye vatandaşı, bu da demek oluyor ki bu vatan bizim beyler "hepimizin".
hadi elele verelim de şu terör bitsin bu kırgınlık korku önyargı yok olsun...
alttan alta insanların gözünü korkutmaya, ürkütmeye çalışan bir ırkçının sözleridir.
türk ırkçısı ne kadar kötüyse, kürt ırkçısı da o kadar kötüdür. bir avuç yardakçı dışında türkiye solu da gerçeği görmüştür artık. ezilen masum halk edebiyatı artık iflas etmiştir.
Sen gelip karadenizde neden rahatça korkmadan dolaşabiliyorsun istersen bunu bi düşün boyluboyunca.ırkçı gibi durmayan süper ırkçı bi yazı yazmışsın, çakmadı sanma. Senden ötrümü, benden ötrümü ? Bu arada Yılmaz'ı da silecesin mesene den tammamı.
kendisinin trabzona gelince "tırsmamasının nedeni"; "trabzonluların hiç bir vakit kendi topraklarında terörist barındırmaması" ihtimalinin neden aklına gelmediğini(!) düşünmeye bile tenezzül edilemeyecek başlık türüdür.acil şifalar dilemek karadenizlilerin insanlık görevidir.
trabzonlular mı kendi topraklarında terörist barındırmıyorlar? bunun sebebi teröristlerin dağlık bölgelere olan talebi ve pkk'nın kürtleri asimile politikası sonucu doğuya yerleştirilmesi olmasın?
hemen alınmayın canlar, hepimiz korkağız. ahahaha.
