uyku halindeler, sanki dünya hiç bitmeyecekmiş gibi yaşıyorlar; çünkü korkmuyorlar, nasıl olsa ebedi hayat var. nasıl olsa cennete gidecekler, nasıl olsa sevdiklerine kavuşacaklar. nasıl olsa sonsuza dek mutlu olacaklar. nasıl olsa, her ne olursa olsun sonuçta inanıyorlar ya... o gerçek olmalı, çünkü inanan iyi insanlar var.
http://www.fullfilmhdizle...aj-full-film-hd-izle.html
--spoiler--
Yalan söylenilmeyen bir dünyada yaşayan Mark'ın işten kovulması ve ev kirasını ödeyememesiyle olaylar başlamıştır. Kişisel çıkarı için yalan söyleme fırsatı yakalayan Mark elde ettiği bu şansı sonuna kadar kullanacaktır.
--spoiler--
izlemeleri için kesinlikle tavsiye ediyorum.
ölüm kesin bir sondur. ölümden sonra yaşanacak hiçbir hayat yok. sadece bu hayatımız var, belki sizi mutlu eden yalanlara öyle ya da böyle ihtiyacınız var. size değer verilsin istiyorsunuz, size insanların çoğunun haksızlık yaptığını düşünüyorsunuz, dünyada çok fazla kötü insan yaşadı ve yaptıkları yanına kar kalmamalı diyorsunuz... peki kabul ettiğiniz istenilen, arzulanılan, hayal edilen sözde gerçekler mi? yoksa sahiden gerçekler mi? sonsuza dek bir mekana tıkılıp, 100 milyar insandan çoğu yanarken keyif sürmeniz ebediyen ne kadar tutarlı geliyor size?
keşke tüm acı gerçekleri, yaşamkalım mücadelesini kabul ederek hayata baksalar ve kibirli, bencil olmayarak ölüm vb. şeylerin karşısında aciz olduklarını ve hayallere sarılmak yerine, gökyüzüne başlarını kaldırıp yıldızları anlamaya çalışsa her biri namaz kılar gibi... ve düşünseler bunun üzerine. ne tatlı, ne güzel, ne de hoş olurdu.
dünyaya geldiği yerdeki, zamandaki dine kibirle sarılmak yerine, deneylerle sınanan doğrulara baksalar ve evreni bir de o gözle görseler aslında ne kadar da küçük olduklarını anlarlardı. ve böyle bir bakış açısının daha geniş, daha akılcı olduğunu görürlerdi.
evet, kendi düşüncelerimi ifade etmek istersem o kadar inanç bataklığına saplanmışlar ki gözlerinin önüne adeta bir gaflet perdesi çekilmiş gibi. akılları mühürlenmiş, doğru ile yanlışı ayırt edemez hale gelmişler. ne hayal ürünüdür, ne hayal ürünü değildir tamamen karıştırır bir haldeler.
umarım doğru yolu bulur bu arkadaşlar, onlar adına çok üzülüyorum. hayata, insana, dünyaya hak ettiği değeri vermek yerine bin bir akılsal sapkınlık gördüğüm şeyin peşinde koşturuyorlar. evreni, dünyayı hakkını vererek anlamaktan çok uzaklar. gerçekten içim sızlıyor...