Evim kadar yaşadığım şehir, yüz ölçümü bir kaç metre kare
Agorafobik oldum, sokağa çıksam gelecekler üstüme üstüme
Birde üstüne, boğa gibi püsen gözleriyle bakacaklar yüzüme
Caddelerde pimi çekilmiş bombalar
Hasbel kader değilsin, ulan avrat der seni parçalar
Kendini adam sanar, birde at avrat silahla
Efendiliğini takın adam, be konuşmuyorsun karınla
Yalan bir it’e, bir de bedduaya benzer
Geçentidir geçen çok gezer, sahibi kimse ona döner
Keser döner sap döner, orak döner boyun gider
Zaman her şeyi kayda alır verir, hayat döner
Senden ne istediysem, sade istediğimi ver.
Canımı sıkar alternatifler, istediğimi ver.
Açık değilim fikrine, bilirim ne istediğimi ben
Yapmam istişare, her önüme gelenle katiyen
Biri söyler biri inanır,
Kimi ölçer, lafı tartar inanmaz
Çok söz dolanır, dolaşır
Yalan ve doğrunun arası bulunmaz
Bulabilene aşk olsun,
Doğruyu asla eğriye değişmem
Rast giderim, rast bilirim ben
Rüzgara karşı döner değirmen
Ne istedin ne oldu, ne bekledin ne bundun?
Erişemeyince düşüne için uktelerle doldu
Eski elbiseni giysen, döner misin ki eskiye
Değişir zaman, değişirsin ziyadesiyle
Gök kuşakları bile renklerdir miyor dünü
Üzerine bastıp ezdiğin bu doğum günü
Doğmak için muhteşemdir güz günü
Son bahar kıza aşık oldu, yaz günü
Mevsimlik bir çiçek değilsin, her yıl mevsimin desin
iklimler senin, yazıda kışı da seversin
Kocaman bir çınarsın da, şu kalbime sığarsın
Dalın altına arılar konar da sen kovarsın
Dur desende durmuyor hayat, Geç desende geçmiyor zaman
Çoğu zaman sabrını eğritir insan
Bir kapıyı girip, diğer kabına çıkmaktır cihan
Helal sana günün geçersen etmeden fiğan
Biri söyler biri inanır,
Kimi ölçer, lafı tartar inanmaz
Çok söz dolanır, dolaşır
Yalan ve doğrunun arası bulunmaz
Bulabilene aşk olsun,
Doğruyu asla eğriye değişmem
Rast giderim, rast bilirim ben
Rüzgara karşı döner değirmen
